Page 110 - Kavimlerin Helakı
P. 110
108 KAV‹MLER‹N HELAKI
M›s›rl›lar tar›m sistemlerini Nil Nehri'ne dayand›rm›fllard› ve bu sa-
yede do¤al flartlar›n de¤iflimi onlar› etkilemiyordu. Ancak Firavun ve ya-
k›n çevresinin Allah'a karfl› büyüklenmesi ve Allah'›n peygamberini tan›-
mamas› sebebiyle kendilerine beklenmedik bir felaket gelmiflti. Çeflitli se-
beplerle Nil'in seviyesinde büyük bir düflüfl yaflanm›fl ve nehirden ç›kan
sulama kanallar› yeterli miktarda suyu tar›m arazilerine tafl›yamam›flt›.
Afl›r› s›caklar da ürünlerin kurumas›na sebep olmufltu. Böylece, Firavun
ve önde gelenler hiç beklemedikleri bir yönden, çok güvendikleri Nil
Nehri'nden kaynaklanan bir felaketle karfl›laflt›lar. Bu kurakl›k, kendi
kavmine "Ey kavmim, M›s›r'›n mülkü ve flu alt›mda akmakta olan ne-
hirler benim de¤il mi? Yine de görmeyecek misiniz?" (Zuhruf Suresi, 51)
diye seslenen Firavun'u da en güzel biçimde yalanl›yordu.
Fakat ayette de belirtildi¤i gibi, "ö¤üt al›p düflünmeleri" gerekirken,
bu olanlar› Hz. Musa'n›n ve ‹srailo¤ullar›'n›n getirdi¤i bir u¤ursuzluk ola-
rak kabul ettiler. Bat›l inançlar›, isyankar olmalar› ve atalar›n›n dinine çok
ba¤l› olmalar› sebebiyle böyle bir düflünceye saplanm›fllard›. Bu ahlakla-
r›ndan ötürü y›llar y›l› büyük s›k›nt›lar çekerek yaflad›lar. Allah, birçok fe-
laket göndererek M›s›r halk›n› uyard›. Bu felaketler Kuran'da flöyle bildi-
rilmifltir:
Bunun üzerine, ayr› ayr› mucizeler (ayetler) olarak üzerlerine tufan,
çekirge, bu¤day güvesi, kurba¤a ve kan musallat k›ld›k. Yine büyük-
lük taslad›lar ve suçlu-günahkar bir kavim oldular. (Araf Suresi, 133)
Allah'›n Firavun'a ve çevresindeki inkarc› kavme yollad›¤› bu fela-
ketlerden Tevrat'ta da Kuran ile mutabakat halinde ayr›nt›lar›yla bahsedi-
lir:
Ve e¤er sen sal›vermek istemezsen, iflte, ben senin bütün s›n›rlar›n› kurba¤alar-
la vuraca¤›m. Ve ›rmak kurba¤alarla kaynayacak, ve ç›kacaklar, ve senin evine,
ve senin yatak odana, ve senin yata¤›n›n üzerine, ve kullar›n›n evlerine ve kav-
mina ve f›r›nlar›na ve hamur teknelerine girecekler. (Ç›k›fl, 8/2-3)
Ve Rab Musa'ya dedi: Harun'a de: De¤ne¤ini uzat ve yerin tozuna vur, ta ki
bütün M›s›r diyar›nda tatarc›k olsun. (Ç›k›fl, 8/16)
Ve bütün M›s›r diyar› üzerine çekirge ç›kt›, ve M›s›r'›n bütün hududuna kon-
du; gayet çok idiler, ondan evvel böyle çekirge, bunun gibisi olmam›flt›, ondan