Page 146 - Kavimlerin Helakı
P. 146
Yeryüzünde gezip dolaflm›yorlar m›? Böylece kendilerinden
öncekilerin nas›l bir sona u¤rad›klar›n› görsünler. Onlar,
güç bak›m›ndan kendilerinden daha üstün idiler, topra¤›
alt-üst etmifller (ekmifller, madenler, sular aray›p
ç›karm›fllar) ve onu, kendilerinin imar etti¤inden daha çok
imar etmifllerdi. Elçileri de, onlara aç›k delillerle gelmiflti.
Demek ki Allah onlara zulmetmiyordu, ancak onlar kendi
nefislerine zulmediyorlard›. (Rum Suresi, 9)
uraya kadar inceledi¤imiz tüm kavimlerin Allah'a baflkald›r-
mak, O'na ortak koflmak, yeryüzünde haks›z yere büyüklenmek,
B insanlar›n mallar›n› haks›zl›kla yemek, cinsel sapmalara ve az-
g›nl›¤a yönelmek gibi ortak baz› özellikleri vard›. Bir baflka ortak özellik-
leri ise, yanlar›ndaki Müslümanlara karfl› bask› ve zulüm uygulamalar›y-
d›. Müslümanlar› sindirmek için her türlü yolu deniyorlard›.
Kuran'da, peygamber k›ssalar›n›n "ibret" al›nmas› için anlat›ld›¤› bil-
dirilir. Önceden helak olanlar, sonrakileri do¤ruya yöneltmelidir. Bir ayet-
te Allah flöyle buyurmaktad›r:
Kendilerinden önceki kuflaklardan nicelerini y›k›ma u¤ratmam›z, on-
lar› do¤ruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onlar›n kald›kla-
r› yerlerde (tarihi kal›nt›lar› üzerinde) gezinip durmaktad›rlar. fiüphe-
siz bunda sa¤duyu sahipleri için ayetler vard›r. (Taha Suresi, 128)
E¤er tüm bunlara "ibret" gözüyle bakarsak, bugün dünya toplumla-
r›n›n baz› kesimlerinin de helak olmufl kavimlerden hiç de az say›lmaya-
cak bir bozulma ve taflk›nl›k içinde oldu¤unu görebiliriz.
Özellikle "kavmin önde gelenlerinin" önemli bir bölümü, k›ssalarda