Page 257 - Komünizm Pusuda
P. 257
Adnan Oktar (Harun Yahya)
255
sahip olduklarını zannettikleri maddenin ardına sığınmışlardı. Bu felse-
feden öylesine eminlerdi ki, hiçbir zaman bunun aksini ispatlayacak bir
açıklama getirilemeyeceğini düşünüyorlardı.
Oy sa, mad de nin as lı na ula şa ma dı ğı mız ger çe ği ile il gi li ola rak bu
bö lüm de an la tı lan lar, bu ki şi le ri bü yük bir şaş kın lı ğa dü şür mek te dir.
Çün kü bu ra da an la tı lan lar fel se fe le ri ni te mel den yı kıp at mak ta, üze rin -
de tar tış ma ya da hi im kan bı rak ma mak ta dır. Tüm dü şün ce le ri ni, ha yat -
la rı nı, ki bir le ri ni ve in kar la rı nı üze ri ne bi na et tik le ri mad de, el le rin den
bir çır pı da uçup git mek te dir. Kö rü kö rü ne inan dık la rı, bel bağ la dık la rı,
gü ven dik le ri mad de sel dün ya nın, için de ki her şey le bir lik te ken di le rin -
den uzak laş tı ğı nı gör mek te ve bu na kar şı hiç bir şey ya pa ma mak ta dır -
lar. Mad de nin dı şa rı da var olan as lı nı gö ren, ger çek ses le ri du yan,
ko ku la rı his se den tek bir in san da hi yok tur ki, mad de ci lik ol sun...
Allah'ın bir sıfatı, inkarcılara tuzak kurmasıdır. "... Onlar bu tuzağı
tasarlıyorlarken, Allah da bir düzen kuruyordu. Allah, düzen kurucu-
ların hayırlısıdır." (Enfal Suresi, 30) ayetiyle bu gerçek bildirilir.
Al lah, dün ya da ki var lık la rın ve nes ne le rin as lı na her an ula şa bil -
dik le ri ni zan net ti re rek ma ter ya list le ri de tu za ğa dü şür müş ve on la rı ta -
rih te ben ze ri gö rül me miş şe kil de kü çült müş tür. Mal la rı nı, mülk le ri ni,
mev ki le ri ni, ün van la rı nı, için de bu lun duk la rı top lu mu, tüm dün ya yı ve
as lın da bi rer kop ya dan iba ret olan her şe yi as lı san mış lar, üs te lik bun la -
ra gü ve ne rek Al lah'a kar şı bü yük len miş ler dir. Bö bür le ne rek Al lah'a is -
yan et miş (Al lah’ı ten zih ede riz) ve in kar da ile ri git miş ler, çe kin me den
in san la ra zul met miş ler dir. Bun la rı ya par ken de güç al dık la rı tek şey
mad de ol muş tur. Ama öy le bir an la yış ek sik li ği içi ne düş müş ler dir ki
Al lah'ın ken di le ri ni çe pe çev re sa rıp ku şat tı ğı nı hiç dü şün me miş ler dir.
Al lah in kar cı la rın an la yış sız lık la rı so nu cun da dü şe cek le ri du ru mu Ku -
ran'da şöy le ha ber ver miş tir:
Yoksa hileli-bir düzen mi kurmak istiyorlar? Fakat (asıl) o inkar edenler
hileli-düzene düşecek olanlardır. (Tur Suresi, 42)
Bu, belki de tarihin gördüğü en büyük yenilgidir. Materyalistler
kendilerince büyüklenirken, dini inkar ederken ve iman edenlere zul-
mederken aslında büyük bir oyuna gelmişler, Allah'a karşı çirkin bir ce-
saret göstererek açtıkları savaşta kesin olarak yenilmişlerdir.
Allah bir başka ayetinde, "inkar edenlerin işleri bir seraba benzer,
susayan onu bir su sanır. Nihayet ona ulaştığında bir şey bulamaz ve