Page 702 - Risale-i Nur - Sözler
P. 702

704                                                                                                                                    SÖZLER


           Teşkil-i cümle enva' fâilini göremez, düşer başına dalal.
           O hareket nerede? Nazzam-ı kevn nerede? Onu ona vehmetmek, muhal  en-
                                                                                                                 der muhal!..
                                             * * *

                              Kur'an Âyine İster, Vekil İstemez

           Ümmetteki Cumhuru, hem avamın umumu; Bürhandan ziyade me'hazdaki
                                                            Kudsiyet şevk-i itaat verir, sevkeder imtisale.
           Şeriat yüzde doksanı; Müsellemat-ı Şer'î, Zaruriyat-ı Dinî birer elmas sütun-
                                                                                                                             dur.
           İçtihadî, hilafî, fer'î olan mesail; yüzde ancak on olur. Doksan elmas sütunu,
                                                                                                          on altınun sahibi
           Kesesine koyamaz, ona tâbi kılamaz. Elmasların madeni: Kur'an ve hem Ha-
                                                           dîstir. Onun malı.. oradan, her zaman istemeli.
           Kitablar, İçtihadlar Kur'anın âyinesi, yahut dûrbîn olmalı. Gölge, vekil iste-
                                                                                        mez o Şems-i Mu’cizbeyan.

                                             * * *

                               Mübtıl, Bâtılı Hak Nazarıyla Alır

           İnsandaki  fıtratı  mükerrem  olduğundan, kasden Hakkı arıyor. Bazan gelir
                                                      eline, bâtılı Hak zanneder, koynunda saklıyor...
           Hakikatı kazarken ihtiyarı olmadan dalal düşer başına; Hakikattır zanneder,
                                                                                                          kafasına geçirir.

                                             * * *

                                  Kudretin Âyineleri Çoktur

           Kudret-i Zülcelâl'in pekçoktur mir'atleri. Herbiri ötekinden daha eşeff ve  el-
                                                                     taf pencereler açıyor bir Âlem-i Misâle.
           Sudan havaya kadar, havadan tâ esîre, esîrden tâ misâle, misâlden tâ ervaha,
                                                                    ervahtan tâ zamâna, zamandan tâ hayale,
           Hayalden fikre kadar muhtelif âyineler, daima temsil eder Şuûnat-ı Seyyale.
           Kulağınla  nazar  et  âyine-i havaya: Kelime-i vâhide, olur milyon Kelimat!
           Acib istinsah eder o Kudretin Kalemi.. şu Sırr-ı Tenasülât...

                                             * * *
   697   698   699   700   701   702   703   704   705   706   707