Page 453 - Evrim Aldatmacası
P. 453
A D N A N O K T A R ( H A R U N Y A H Y A )
Bu yeni anlayışın çıkış noktası ise şudur: Bizim "dış dünya" olarak
algıladıklarımız, yalnızca elektrik sinyallerinin beyinde yarattığı etkiler-
dir. Elmanın kırmızılığı, tahtanın sertliği, dahası anneniz, babanız, aile-
niz, sahibi olduğunuz bütün mallar, eviniz, işiniz ve bu kitabın satırları
hakkında sahip olduğumuz her bilgi, elektrik sinyallerinden ibarettir.
Yani, biz hiçbir zaman dışarıdaki elmanın gerçek rengini, dışarıdaki
tahtanın asıl yapısını, annemizin, babamızın, sevdiklerimizin dışarıdaki
gerçek hallerini bilemeyiz. Bunların hepsi, dışarıda Allah'ın yaratması
olarak vardır; ama biz yaşamımız boyunca sadece bu görüntülerin bey-
nimizdeki kopyalarıyla muhatap oluruz.
Konuyu tam olarak açıklamak için öncelikle, dış dünya hakkında
bize bilgi veren duyularımızdan söz edelim.
Nasıl Görüyoruz, Duyuyoruz, Tadıyoruz?
Görme işlemi çok aşamalı bir biçimde gerçekleşir. Görme sırasın-
da, herhangi bir cisimden gelen ışık demetleri (fotonlar), gözün önün-
deki lensin içinden kırılarak geçer ve gözün arka tarafındaki retinaya
ters olarak düşerler. Buradaki hücreler tarafından elektrik sinyaline
dönüştürülen görme uyarıları, sinirler aracılığı ile beynin arka kısmın-
daki görme merkezi adı verilen küçük bir bölgeye ulaşırlar. Bu elektrik
sinyali bir dizi işlemden sonra beyindeki bu merkezde görüntü olarak
algılanır. Yani görme olayı, gerçekte beynin arkasındaki küçük, ışığın
hiçbir şekilde giremediği, kapkaranlık bir bölgede yaşanır.
Şimdi genelde herkesçe bilinen bu bilgi üzerinde bir kez daha dik-
katlice düşünelim: Biz, "görüyorum" derken, aslında gözümüze gelen
uyarıların elektrik sinyaline dönüşerek beynimizde oluşturduğu "etki"yi
görürüz. Yani "görüyorum" derken, aslında beynimizdeki elektrik
sinyallerini seyrederiz.
451