Page 186 - Terör Sevgiyle Yok Edilir
P. 186

TERÖR SEVGİYLE YOK EDİLİR




                   ğu gibi cızırtılı veya parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net
                   bir biçimde onu algılar. Bu durum, insan yaratıldığı günden
                   bu yana böyledir. Şimdiye kadar insanoğlunun yaptığı hiçbir
                   görüntü ve ses cihazı, göz ve kulak kadar hassas ve başarılı bi-
                   rer algılayıcı olamamıştır. Ancak görme ve işitme olayında,
                   tüm bunların ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.


                        Bey nin İçin de Gö ren ve Du yan
                        Şu ur Ki me Ait tir?

                        Beynin içinde, ışıl ışıl renkli bir dünyayı seyreden, senfo-
                   nileri, kuşların cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kimdir?
                        İnsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen uyarı-
                   lar, elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji veya bi-
                   yokimya kitaplarında bu görüntünün beyinde nasıl oluştuğuna
                   dair birçok detay okursunuz. Ancak, bu konu hakkındaki en
                   önemli gerçeğe hiçbir yerde rastlayamazsınız: Beyinde, bu elek-
                   trik sinyallerini görüntü, ses, koku ve his olarak algılayan kimdir?
                        Beynin içinde göze, kulağa, burna ihtiyaç duymadan tüm
                   bunları algılayan bir şuur bulunmaktadır. Bu şuur kime aittir?
                        Elbette bu şuur beyni oluşturan sinirler, yağ tabakası ve
                   sinir hücrelerine ait değildir. İşte bu yüzden, herşeyin madde-
                   den ibaret olduğunu zanneden Darwinist-materyalistler bu
                   sorulara hiçbir cevap verememektedirler. Çünkü bu şuur,
                   Allah'ın yaratmış olduğu ruhtur. Ruh, görüntüyü seyretmek
                   için göze, sesi duymak için kulağa ihtiyaç duymaz. Bunların
                   da ötesinde düşünmek için beyne ihtiyaç duymaz.
                        Bu açık ve ilmi gerçeği okuyan her insanın, beynin için-
                   deki birkaç santimetreküplük, kapkaranlık mekana tüm kaina-
                   tı üç boyutlu, renkli, gölgeli ve ışıklı olarak sığdıran yüce
                   Allah'ı düşünüp, O'ndan korkup, O'na sığınması gerekir.



                                                184
   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190   191