Page 16 - Deccalin Ayini Terör
P. 16
14
Harun Yahya
Deccal'in yol açt›¤› ahir zaman fitnesinin en bariz ve en mühim vas-
f› dine karfl› olmas›d›r. Ahir zamanda ortaya ç›kacak bir k›s›m hüma-
nist görüfller ve de¤erler, dinin yerini almaya çal›flacakt›r. Bu yeni
din, insan üstünde mevcut her çeflit ‹lahi hakimiyeti kald›rmak için
inkar› kendisine temel al›r... Temel ilah› madde ve insan olan din d›-
fl› bir dindir. 4
Al›nt›da sözü edilen "hümanist görüfller" bugün gerçekten de bir
din kimli¤ine bürünmüfl durumdad›r. Ça¤›m›zda hümanizm, Allah'›n
inkar edildi¤i ve insan›n sözde tap›lacak kutsal bir varl›k olarak gös-
terildi¤i ateist bir din durumundad›r. Hümanist kurum ve derneklerin
yay›nlar›na bak›ld›¤›nda ise, tüm dünya görüfllerini evrim teorisine
dayand›rd›klar› görülür. (Ayr›nt›l› bilgi için bkz. Harun Yahya, Global
Masonluk, ‹stanbul, 2002)
Canl›lar›n cans›z maddelerden olufltu¤u ve evrimleflerek geliflti¤i
fikrini savunan Darwinizm'in en önemli mekanizmas› ise "tesadüf"tür.
Bu aldat›c› ö¤retiye göre tüm canl› türleri, tesadüfen ortaya ç›kan bir
hücreden, yani ortak bir atadan oluflmufl ve zaman içinde yine tesa-
düflerin etkisiyle meydana gelen küçük de¤iflimlerle birbirlerinden
farkl›laflm›fllard›r. Hiçbir ak›lc› ve bilimsel dayana¤› olmayan bir hayal
ürününden ibaret bu teori, Darwin döneminin ilkel bilim düzeyi ve
sosyolojik koflullar› içinde pek çok kifli taraf›ndan kabul görmüfltür.
Ancak bilimin ve teknolojinin ilerlemesi ile birlikte teorinin de dev bir
safsatadan ibaret oldu¤u anlafl›lm›flt›r. Buna ra¤men bugün halen bu
teoriye ba¤l›l›kta direnenler, afla¤›da da ele alaca¤›m›z gibi, ideolojik
gerekçelerle bu ak›l d›fl› teoriden vazgeçemeyen çevrelerdir.
Evrim teorisi, canl›l›¤›n, tesadüflerin eseri olarak, cans›z maddeler-
den meydana geldi¤ini iddia eder. Bu iddiaya göre, dünyan›n ilk
zamanlar›nda -yan sayfada görüldü¤ü gibi- do¤a olaylar›n›n etkisi
ile cans›z madde canlanm›fl ve yine tesadüflerle zaman içinde bu-
günkü kusursuz canl›lar› meydana getirmifltir. Kuflkusuz bu iddia,
ak›l sahibi bir insan›n asla kabul etmeyece¤i kadar mant›k d›fl›d›r.