Page 19 - Resullerimiz Diyor Ki
P. 19

nızca bir beşeriz, ancak Allah kullarından dilediğine lü-
                tufta bulunur. Allah'ın izni olmaksızın size bir delil ge-
                tirmemiz bizim için olacak şey değil. Mü'minler, ancak
                Allah'a tevekkül etmelidirler." (İbrahim Suresi, 9-11)


              Hz. Nuh Tebli¤ ‹çin Her Yolu Denemifltir
              Hz. Nuh da diğer resuller gibi kavminin iman etmesi için her türlü
            yolu denemiştir. Onları açıkça dine davet ettiği gibi,onlara farklı yol-
            larla da yanaşmaya çalışmış, ancak tüm çabasına rağmen kavmi inkar-
            da ve azgınlıkta direnmiştir. Hz. Nuh, kavminin kendisine direnmesi-
            ni şöyle anlatmıştır:
                Dedi ki: "Rabbim, gerçekten kavmimi gece ve gündüz
                davet edip-durdum. Fakat davet etmem, bir kaçıştan
                başkasını arttırmadı. Doğrusu ben, onları bağışlaman
                için her davet edişimde, onlar parmaklarını kulaklarına
                tıkadılar, örtülerini başlarına çektiler ve büyüklük tasla-
                dıkça büyüklük gösterip-direttiler. Sonra onları açıktan
                açığa davet ettim. Daha sonra (davamı) onlara açıkça
                ilan ettim ve kendilerine gizli gizli yollarla yanaşmak is-
                tedim." (Nuh Suresi 5-9)
              Hz. Nuh'un bu sözlerinden anlaşılacağı gibi, peygamberler durmak-
            sızın insanları Allah'ın yoluna çağırmışlar, çeşitli metodlar geliştirerek
            insanların vicdanlarını harekete geçirmeye çalışmışlardır. İnsanlardan
            ne tepki gelirse gelsin kararlı davranmak, Allah'ın "iyiliği emredip kö-
            tülükten menetme" emrini mutlak surette yerine getirmek peygam-
            berler gibi salih müminlerin de üzerine düşen önemli bir sorumluluk-
            tur:

                Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kö-
                tülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulun-
                sun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (Al-i İmran Sure-
                si, 104)

                                                                     17
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24