Page 77 - Resullerimiz Diyor Ki
P. 77
memeleri konusunda onları uyarmıştır.
İsrailoğulları Hz. Musa ile birlikte denizden geçtikten sonra putlara
tapan bir topluluğa rastlamışlardır. Bunun üzerine kavmi Hz. Musa'ya
"sen de bize bir ilah yap" diyerek ne denli çarpık bir iman anlayışı için-
de olduklarını göstermişlerdir. Hz. Musa kavmine Allah'tan başka ilah-
lara tapanların içinde bulundukları durumu anlatmış ve nankörlük et-
memeleri için Allah'ın kendilerine verdiği nimetleri hatırlatmıştır:
… "O" (Musa): "Siz gerçekten cahillik etmekte olan bir
kavimsiniz" dedi. "Onların içinde bulundukları şey (din)
mahvolucudur ve yapmakta oldukları şeyler (ibadetler)
de geçersizdir. O sizi alemlere üstün kılmışken, ben si-
ze Allah'tan başka bir ilah mı arayacağım? Hani size da-
yanılmaz işkenceler yapan, kadınlarınızı sağ bırakıp er-
kek çocuklarınızı öldüren Firavun ailesinden sizi kurtar-
mıştık. Bunda Rabbinizden sizin için büyük bir imtihan
vardı." (Araf Suresi, 138-141)
Allah insanlara saymakla bitmeyecek kadar fazla nimet vermiştir.
İnsanın düşünebilmesi, konuşabilmesi, görebilmesi, çevresindeki gü-
zellikler, dünyanın tam onun ihtiyacına yönelik olarak yaratılmış ol-
ması ve saymakla bitiremeyeceğimiz binlerce, milyonlarca nimet…
Bu nimetlere şükretmek müminler için bir ibadettir. Bunları düşü-
nüp, Allah'ın kendi üzerindeki rahmetini görebilen insanın Rabbimize
olan bağlılığı artar. Böyle bir kişi, kendisine bu nimetleri sunan Allah'a
karşı asla nankörlük yapamaz. Bu sebeple elçiler kavimlerine Allah'ın
nimetlerini hatırlatmış ve Allah'ın emri gereği bu nimetleri anmaları-
nı bildirmişlerdir. Hz. Musa da kavmine Allah'ın onlara verdiği nimet-
leri anmalarını şöyle hatırlatmıştır:
Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: "Ey kavmim,
Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın; içinizden peygam-
berler çıkardı, sizden yöneticiler kıldı ve alemlerden hiç
kimseye vermediğini size verdi." (Maide Suresi, 20)
75