Page 79 - Resullerimiz Diyor Ki
P. 79
Allah'tan bir gazaba uğradılar. Bu, kuşkusuz, Allah'ın
ayetlerini tanımazlıkları ve peygamberleri haksız yere
öldürmelerindendi. (Yine) bu, isyan etmelerinden ve sı-
nırı çiğnemelerindendi. (Bakara Suresi, 61)
Hz. Musa ile ilgili bu kıssada gördüğümüz gibi, Allah'ın elçileri in-
sanlara daima ellerindeki nimetlere şükretmelerini, nankörlük eder-
lerse bunun sonucunda bir azapla karşılaşabileceklerini hatırlatmış-
lardır. Elbette onların bu uyarısı her dönem için geçerlidir. Allah,
Rezzak (rızık veren)'tır; insanlara sayısız nimet vermekte ve bunların
karşılığında da şükredilmesini emretmektedir. Aksi bir tavır göste-
renler ise geçmişteki nankör kavimlerin başlarına gelenin bir benze-
ri ile karşılaşmaktan çekinmelidirler. Hz. Musa doğru yoldan sapan
kavmine Allah'ın vaadini ve azabını hatırlatmış, onları derhal tevbe et-
meye çağırmıştır.
Hz. Musa Allah'ın emri üzerine Tur Dağı'na gitmek için kavminden
bir müddet ayrılmış, bu sırada yerine kardeşi Hz. Harun'u bırakmış-
tır. Ancak Hz. Musa'nın yokluğunda hemen zayıflık gösteren halkı, iç-
lerinde bulunan Samiri denilen bir kişiye uymuş ve kendilerine bir
buzağı heykeli yaparak ona tapmaya başlamıştır. Bunun üzerine Hz.
Musa kavmine dönmüş ve şunları hatırlatmıştır:
… Dedi ki: "Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaadde
bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun
mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir
gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden
caydınız?" (Taha Suresi, 86)
Hz. Musa bu hatırlatmasından sonra kavmini tekrar tevbe etmeye
davet etmiştir. Yaptıkları hatayı onlara açıklamış, tevbe ederlerse
kendileri için daha hayırlı olacağını bildirmiştir:
Hani Musa, kavmine: "Ey kavmim, gerçekten siz, buza-
ğıyı (tanrı) edinmekle kendinize zulmettiniz. Hemen,
kusursuzca yaratan (gerçek ilah)ınıza tevbe edip nefis-
77