Page 253 - Hayvanlardaki Göç Mucizesi
P. 253

ADNAN OKTAR
                ta kalaca¤› düflüncesine dayan›r. Örne¤in y›rt›c› hayvanlar taraf›n-
                dan tehdit edilen bir geyik sürüsünde, daha h›zl› koflabilen geyik-
                ler hayatta kalacakt›r. Böylece geyik sürüsü, h›zl› ve güçlü birey-
                lerden oluflacakt›r. Ama elbette bu mekanizma, geyikleri evrimlefl-
                tirmez, onlar› baflka bir canl› türüne, örne¤in atlara dönüfltürmez.

                    Dolay›s›yla do¤al seleksiyon mekanizmas› hiçbir evrimleflti-
                rici güce sahip de¤ildir. Darwin de bu gerçe¤in fark›ndayd› ve
                Türlerin Kökeni adl› kitab›nda "Faydal› de¤ifliklikler oluflmad›-
                ¤› sürece do¤al seleksiyon hiçbir fley yapamaz" demek zorunda
                kalm›flt›. 81


                    Lamarck'›n Etkisi



                    Peki bu "faydal› de¤ifliklikler" nas›l oluflabilirdi? Darwin,
                kendi döneminin ilkel bilim anlay›fl› içinde, bu soruyu Lamarck'a
                dayanarak cevaplamaya çal›flm›flt›. Darwin'den önce yaflam›fl
                olan Frans›z biyolog Lamarck'a göre, canl›lar yaflamlar› s›ras›nda
                geçirdikleri fiziksel de¤ifliklikleri sonraki nesle aktar›yorlar, nesil-
                den nesile biriken bu özellikler sonucunda yeni türler ortaya ç›k›-

                yordu. Örne¤in Lamarck'a göre zürafalar ceylanlardan türemifl-
                lerdi, yüksek a¤açlar›n yapraklar›n› yemek için çabalarken nesil-
                den nesile boyunlar› uzam›flt›.
                    Darwin de benzeri örnekler vermifl, örne¤in Türlerin Kökeni
                adl› kitab›nda, yiyecek bulmak için suya giren baz› ay›lar›n za-
                manla balinalara dönüfltü¤ünü iddia etmiflti. 82
                    Ama Mendel'in keflfetti¤i ve 20.yüzy›lda geliflen genetik bili-
                miyle kesinleflen kal›t›m kanunlar›, kazan›lm›fl özelliklerin sonra-

                ki nesillere aktar›lmas› efsanesini kesin olarak y›kt›. Böylece do¤al
                seleksiyon "tek bafl›na" ve dolay›s›yla tümüyle etkisiz bir meka-
                nizma olarak kalm›fl oluyordu.




                                            251
   248   249   250   251   252   253   254   255   256   257   258