Page 298 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 298
300 BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ
vermiş, onlara da zulümlü zulümatlı oyunları vermiş. Onlar bizden istiğ-
na edip yardım etmedikleri ve elimizdeki Kudsî Nurlara müşteri olmadık-
ları halde, onların karanlıklı oyunlarına Vazifemizin zararına bakmaya
tenezzül etmek, hatâdır. Bize ve merakımıza, dairemiz içindeki Ezvak-ı
Mâneviye ve Envâr-ı İmâniye kâfi ve vâfidir.
Said Nursî
* * *
ِ
ُ ْ َ َ ُ ه س ب ح ا ن ه مسا ِ ب
ْ
Bugünlerde Risale-i Nur'a sûikasd edenlerin ve sizlere sıkıntı
verenlerin, haklarında bana verdiği bir hiddet neticesinde bedduaya
teşebbüs ettim. Birden Isparta'ya kıyamadım, beddua yerine: "Yâ Rab!
Isparta, Risale-i Nur'un bir Medresetüzzehra'sıdır. Oradaki fena me'mur-
ları dahi ıslâh eyle, Hüsn-ü Âkıbet ver" diye Dua eyledim ve ediyorum.
Said Nursî
* * *
ِ
ِ
هناحبس همساب
ُ َ َ ْ ُ ْ
Aziz Sıddık Fedakâr Kardeşlerim,
Nurlar; bil'akis Isparta tevakkufuna karşı buralarda İnkişâfat ile teza-
hür etti. ر ب َ ِّ ِلض ْ َ ْ ِ ا م ن ف َذه ِ ِ ح م د للّ َ ْ ُ ٰ ٰ ْلَا En ziyade bize nezaretle, bizimle ve
siyasetle alâkadar mühim bir zat geldi. Ona dedim ki: "Bu onsekiz
senedir sizlere müracaat etmedim ve hiç gazete okumadım. Bu sekiz
aydır bir defa, Cihanda ne oluyor? diye sormadım. Üç senedir buradan
işitilen radyoyu dinlemedim, tâ ki Kudsî Hizmetimize mânevî zarar
gelmesin. Bunun sebebi şudur ki: Îman Hizmeti, Îman Hakaikı, bu
Kâinatta herşeyin fevkındedir. Hiç bir şeye tâbi ve âlet olamaz! Fakat bu
zamanda ehl-i gaflet ve dalâlet ve Dinini dünyaya satan ve bâki Elmasları
şişeye tebdil eden gafil insanlar nazarında o Hizmet-i Îmaniyeyi hâriçteki
kuvvetli cereyanlara