Page 154 - Evrimcilerin Yanılgıları
P. 154

152                  EVR‹MC‹LER‹N YANILGILARI



                 d›¤›d›r. Çünkü tek bir bireyin dahi rastlant› sonucu bu özelli¤i kazanma-
                 s› akl›n alamayaca¤› kadar afl›r› olas›l›klar›n biraraya toplanmas›n› ge-
                 rektirir... Solunumu sa¤layan ve her kademede de¤iflik flekilde katalizör
                 olarak ödev gören enzimler, mekanizman›n özünü oluflturmaktad›r. Bu
                 enzim dizisini bir hücre ya tam içerir ya da baz›lar›n› içermesi anlams›z-
                 d›r. Çünkü enzimlerin baz›lar›n›n eksik olmas› herhangi bir sonuca gö-
                 türmez. Burada bilimsel düflünceye oldukça ters gelmekle beraber daha
                 dogmatik bir aç›klama ve spekülasyon yapmamak için tüm solunum en-
                 zimlerinin bir defada hücre içerisinde ve oksijenle temas etmeden önce,
                 eksiksiz bulundu¤unu ister istemez kabul etmek zorunday›z. 47
                 Ali Demirsoy, yarat›l›fl› kabul etmemek için, "s›f›r" ihtimale sahip olan

             evrimi kabul etti¤ini onaylamaktad›r. Yani en az›ndan ideolojik ön yarg›lar›-
             n›n varl›¤›n› itiraf etmekte, okuyucular› yan›ltmaya çal›flmamaktad›r. Alaed-
             din fienel'in, biyokimya konular›nda mant›k yürütmeye çal›fl›p hatalar sergi-
             lemeden önce, kendisinden daha bilgili olan Demirsoy gibi evrimcilere da-
             n›flmas›nda fayda vard›r.

                 Evrimi Kan›tlama Çabas› ‹çinde
                 Tutars›z Örnekler Öne Sürme Yan›lg›s›
                 Alaeddin fienel'in mant›ksal çöküntüsü evrimi desteklemek için verdi-
             ¤i bir di¤er örnekte de rahatl›kla gözlemlenmektedir. fienel rastlant›lar›n bir
             canl› oluflturabilece¤ine örnek olarak bir ç›nar a¤ac›n›n geliflimini vererek flu
             ifadeleri kullanmaktad›r: "Gerçekten, bin y›ll›k bir ç›nar›n o anki biçimini al-
             mas›nda milyarlarca rastlant› devreye girmifl olabilir."
                 En baflta, bin y›ll›k bir ç›nar a¤ac›n›n o anki biçiminin rastlant›yla hiç-
             bir ilgisi yoktur. A¤ac›n dallar›n›n flekli, kal›nl›¤›, gövdesinin büyüklü¤ü,
             boyu ve buna benzer özelliklerinin tümü o a¤ac›n hücrelerindeki DNA mo-
             leküllerinde kodlanm›flt›r.  A¤aç da geliflim süreci boyunca DNA's›nda

             programlanm›fl olan aflamalardan geçerek herhangi bir anda önceden be-
             lirlenmifl olan fleklini al›r. Alaeddin fienel'in anlamad›¤› nokta, bin y›ll›k ç›-
             nar›n o anki haline gelmesinin rastlant›dan de¤il, daha en bafl›nda o flekil-
             de programlanm›fl olmas›ndan kaynakland›¤›d›r. Nas›l bir insan›n, örne-
             ¤in sar›fl›n, mavi gözlü, uzun boylu, dalgal› saçl›, kemer burunlu vs. gibi fi-
   149   150   151   152   153   154   155   156   157   158   159