Page 8 - tet
P. 8

Yazmak Üzerine...

          Yazmak her baba yiğidin harcı değildir elbette. Herkes konuşur, herkes düşünür

     ama herkes yazamaz. Yazmak okumakla başlar aslında. Okuduğunu anlamakla ve
          anlamlandırmakla … Kelimenin gücünü kullanabilmekle … Önceleri sessizdir

        kelimeler. Konuşmazlar sizinle, bir anlam ifade etmezler. Siz okudukça, düşünce
          dünyanızı geliştirdikçe kelimelerde açılır size. Düşünceden gelenler, yürekten
        gelenlerle buluştuğu zaman işte o anda sayfalara serpilir kelimeler. İşte o zaman

     kelimeler dünyanız oluverir. O dünyanın içinde kaybedersiniz kendinizi. Bu sevgi dolu
         bir kaybolmadır ama… Kocaman ve koşulsuz bir sevgi… Bir annenin çocuğuna

     duyduğu gibi bir ömür boyu sürecek, hiç bitmeyecek, dolup dolup taşacak ve satırları
     süsleyecek bir sevgi, kelimelere duyulan ki… Yazmak özgürlüğün ta kendisidir. İnsan
     yazarken her şeyi, herkesi, dışarıda bir dünyanın var olduğunu unutur. Unutmak seni

          özgürleştirir ve sana yalnız olduğunu fısıldar. Yazan kişi ya yalnız olduğu için
    yazacaktır ya da yazdıkça yalnızlaşacaktır. İşte yazmak yalnızlığımızı ortaya çıkaran,

      yalnızlığımızda kendimizi bulmamızı sağlayan ve bizi onaran en güzel aktivitedir.
     Elif Şafak'a göre yazmanın on bir kuralı vardır. Bunlardan birincisi şöyledir:"Yalnızlığa
      özgüdür yazmak. Dışa dönüklüğe karşı içe dönüklüğü ve sosyalleşmeye karşı yalnız

     geçirilecek saatleri/ günleri/ haftaları/ yılları seçmektir. Yazarlar iyi bir dedikodu ya da
       çılgın bir partinin tadını çıkarabilirler ara sıra ama yazma eylemi ve yaşamlarımızın

         merkezi saf yalnızlıktır. "  Elif Şafak yine yazmanın kurallarından bahsederken
      onuncu madde' de ise şöyle der:"Tıkanma diye bir şey yoktur. Yine de eğer esininiz
      tükendiyse İstanbul'a gidin, şehrin kaosu içinde birkaç gün geçirin, gözleyin, dinleyin,

      martıları besleyin ve aynı anda küçüldüğünüzü ve büyüdüğünüzü hissedin."                        Ne
     mutlu bize ki İstanbul'da zenginliklerin tam ortasında yaşıyoruz. Eee o zaman yazmak

     için hâlâ neyi bekliyoruz. Yalnız şunuda unutmamamız gerekir ki Elif Şafak yazmanın
       kurallarından sonuncusunda şöyle der:"Nihayet, sözünü ettiğim kuralların her birini
        görmezden gelin. YAZMANIN KURALI YOKTUR. Onun güzelliğidir bu. Kimsenin

      bizden almasına izin vermememiz gereken   özgürlüğün  ta kendisidir."  Evlerimize
          kapandığımız, kendimizle hiç olmadığı kadar başbaşa kaldığımız şu pandemi

         günlerinde dış dünyanın sesini kısıp, kendi iç sesimize kulak vermeye, yazarak
                                  özgürlüğü yakalamaya ne dersiniz…
                                         Sağlıcakla kalın…

                                                                             TDE ÖĞRETMENI:
                                                                              Ayşe Keleş Sarı






                                                           4
   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13