Page 3 - Hayırlı Nesiller Çalıştay Raporu

ÖN SÖZ

Hayırlı nesil yetştrmek; inançlı, bilinçli her kişi ve her kurum için büyük öneme sahip bir konudur.
Yüce Yaratcı’mızın rızasına uygun bir hayat sürmenin ve buna vesile olmanın temel yollarından biridir.
Hayırlı nesil yetştrmek evliliğin de temel amaçlarındandır. Ardında hayırlı evlat bırakmış anne babadan
daha bahtyar kim olabilir? Türkiye’deki özel resmi tüm eğitm kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının
en önemli hedef hayırlı bir nesil yetştrmek olmalı; tüm planlar, programlar, çalışmalar buna göre
şekillendirilmelidir. Çünkü ülkemizin, hepimizin geleceği için bu konu oldukça önemlidir.

Vatanını milletni seven, milli manevi değerlerine bağlı, kendini ve yaratcısını bilen, Rabbinden
korkan, hakka hukuka riayet eden, ailesine ve akrabalarına vefalı bir nesil hayırlıdır. Bu vasıfarı taşıyan bir
nesil; kendisi için, toplumumuz ve ülkemiz için çok yararlı çalışmalar yapacaktr.

Bizim hayırlı nesilden anladığımız dindar, yüksek ahlaklı, kendisine, çevresine, ülkesine duyarlı,
tarihine sahip çıkan, aktf, zinde, çalışkan, nezaket kurallarına riayet eden bir nesildir. Yoksa bazılarının
dindar muhafazakâr kesime atetkleri “gerici, yobaz” ve bu meyandaki yakıştrmalardan son derece
uzaktr. Şanlı tarihimize baktğımızda, dindar alimlerin, devlet adamlarının, komutanların yaşamları
incelendiğinde, hep bu yakıştrmaların aksi örneklerle doludur.

Hayırlı nesil yetştrmek, merhum Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan Hoca Efendinin de en önemli
hedeferinden, çalışma alanlarından biridir. Öncülük etği pek çok vakıf, dernek ve eğitm kurumlarında,
yaptğı birçok sohbetlerde, verdiği konferanslarda hep hayırlı nesil yetştrme temasını vurgulamış,
kurtuluşumuzun bu yolla olacağını ifade etmişlerdir.

Ülkemizde üniversiteyi bitren bir genç, yaklaşık olarak 16 ila 20 yıl eğitm-öğretm ortamında yer
almaktadır. Bu süre içerisinde az ya da çok dini, tarihi, edebi, kültürel, sanatsal, mesleki dersler görmektedir.
Ancak uluslararası alandaki başarılarımızın düşüklüğü dikkate alındığında, ülkemizdeki suç oranlarına
bakıldığında; saygı sevgi, birlik beraberlik, aile bağları, yardımlaşma gibi pek çok husus irdelendiğinde, tam
kastedilen anlamda hayırlı bir nesil yetştremediğimiz açıkça ortadadır.

Boşanma oranlarının ve kimsesiz çocuk sayısının her geçen gün artmasına, çocuklara doğumlarından
itbaren örnek olarak, doğru değerler eğitminin verilememesine, çocuk psikolojisini bilmeden bilinçsizce
evlilikler yapılmasına bakıldığında; ailelerin de hayırlı nesil yetştrme konusunda çok yeterli ve bilinçli
olmadıkları görülmektedir.

Teknoloji kullanımının sınırsızca ve kontrolsüzce, zararlı yönleriyle bağımlılık seviyesinde artmasına,
madde kullanımının yaygınlaşmasına ve kullanma yaşının ilkokul çağına kadar düşmesine, kimi gençlerimizin
ülkemizde art niyetli emelleri olan bazı örgütlerin amaçlarına hizmet ediyor olmasına baktğımızda;
toplumumuzun, sivil toplum kuruluşlarımızın hayırlı nesil yetştrme, nesle sahip çıkma konusunda yeterli
çalışmaları tam yapamadıkları anlaşılmaktadır.

2