Page 40 - MAKSİMUM BİZ | KIŞ 2009
P. 40
lardan biri de çay evleri. Yaflam alanlar›n›, pazar yerle- rini, hediyelik eflya dükkanlar›n› dolaflarak, Arap Ma- hallesi’ne gitmeye karar veriyoruz. Ramazan ay› olma- s› sebebi ile her camide iftar yemekleri organize edil- mifl durumda. Hac› Fatma Camii, Sultan Camii ile Ma- labar Camii’ni d›flar›dan görüyoruz.
Sultanahmet’te kurulan iftar flenliklerinin çok ufak çapl›s›n›n yan›ndan geçerek ayr›l›yoruz Arap Ma- hallesi’nden. Daha fliflman Raj ile buluflmam›za vakit var. Bu sebeple, Singapur’un olmazsa olmaz› Baharat- l› Yengeç (Chilli Crab) yemek için Boat R›ht›m›’na git- meye karar veriyoruz. Yengeç bir bütün olarak servis ediliyor. F›nd›k k›ran araçlar ile parçalayarak kendimi- zi kaybedercesine yiyoruz yengeci.
Sentosa akvaryumdaki yengeçler akl›ma geli- yor. Ama lezzet, hüznüme engel oluyor. Dilek’in fazla yiyememesi sebebi ile yengece doyuyorum adeta. Nemli gece havas›, otelimize gitmek üzere metroya binmemiz ile yerini havaland›rman›n serinli¤ine b›rak›-
yor. Yengecin tad› dama¤›mda olsa da, bu kez gitmenin hüznünü bast›ram›yor.
Bunlar› anlatt›m fliflman Raj’a. Havaalan›nda bekliyoruz uça¤›m›z›n kalk›fl saatini. Üç gün için geldi- ¤imiz ancak bize “Ne yapsak da üç y›l kalsak” dedirten, bu insan›n insandan korkmad›¤› ülkeden ayr›lmak zor geliyor. Singapurlular›n kulland›¤› Singlish’te dedikle- ri gibi : “See you soon la!”
MURAT YÜKSEL
Kurumsal Sigortac›l›k Müdürlü¤ü
“Ne mutlu Türküm diyene” Gazi Mustafa Kemal Atatürk
38