Page 50 - HEDER DERGİSİ | ŞUBAT 2015
P. 50
bu şekilde elden geçirdik. Kimse bilmedi kıymeti- mizi bari Şehircilik Bakanlığı bilseydi.
Hayal kırıklığı
Yine torbadan yeni haberler çıktı. ‘C sınıfı uzman olan 1500 prim günü dolu ise C , 3000 pirim günü dolu ise A, eğitim kurumlarından eğitim almadan direk sınava girerek A sınıfı uzman olabilecek’ diye. Peki bu yetki aldığımız eğitim kurumlarında biz kime eğitim verecektik. Büyük hayal kırıklığı. Sektörün gelişimine bunca katkı sağlayan ciddi emek veren eğitim kurumları bir kez daha itibar kaybına uğramıştı. Ve mesaj çok açıktı... Bizler sonsuz emek verip binlerce C sınıfı uzmanı eğitip sektöre kazandırmıştık ancak artık bu uzman- ların bizim eğitimlerimize ihtiyaçları yoktu. Biz B hazırlıklarımızı B sınıfı uzmanlar için tamamla- mışken bu eğitimleri yapmamıza dahi gerek kal- mamıştı. İşte o tarihlerde zaten itibarsızlaştırılan bizler bu kez de kurumlarımızı ayakta tutmanın endişesini derinden yaşamaya başladık. O met- reküpleri bol, şahane cam yüksekliği olan koca eğitim kurumlarımızın personel giderlerini ve ki- ralarını ödemek için neredeyse kıran kırana dip fi- yatlarla hizmet verip tutunmaya çalıştık. Aylarca Diğer Sağlık Personeli eğitimleri başlasın diye dua ettik. Sonunda geldi 18 Aralık 2014. O gün tam za- manlı eğitmeninin işine son verdiysek yandığımı- zın resmiydi. Yönetmeliğin çıktığı gün, yönetmelik gereği tam zamanlı kadroların istihdamını sağla- yan kimi kurumlar DSP eğitimi için yetkilendirildi, kimi kurum yetkilendirilmedi. Daha neyin neden olduğunu anlamaya çalışırken ve aylardır çal- mayan telefonlarımız çalmaya başlamış ve per-
sonelimizin yüzü gülmüşken bu kez yayınlanan bir duyuru ile neredeyse 5 yılda yaptığımız bütün eğitimlerin arşiv denetimi ve bütün kursiyerlerin diploma fotokopisi, staj raporu ve katılımcı belge- leri isteniyordu bizden. Çok kısa sürede mucize bir şekilde insan üstü bir güç gösterip 5 yıllık işimizi iki haftalık bir sürece sıkıştırılarak evrak deneti- mi yapıldı. Her birimiz, çalışanlarımız tam bir pe- rişanlık içinde fotokopi çilesi yaşadık. Tam eğitim veremeye başlamışken, sınav tarihi yaklaştı der- ken fotokopi çilesini de çekmek vardı kaderimiz- de. Saatlerce zorla çalıştırdığımız çalışanlarımıza karşı ve yıllardır belgelerini almış kursiyerlerimi- ze karşı da itibar kaybettik, fotokopiler uğruna.
İtibarımızı geri istiyoruz
‘Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum’ sözünü düşündükçe, eğitim kurumu işverenleri olarak bu boyuta bir beklentimiz elbette yok an- cak İSG Sektörü’ne bunca emek vermiş ve sahada çalışan binlerce hekim ve uzmana eğitim vererek sektöre kazandırmış olan eğitim kurumlarının itibarsızlaştırma faaliyetine artık bir son veril- melidir. Bunca iş cinayetinin olduğu ülkemizde İş Sağlığı ve Güvenliği kültürünün yerleşmesi, ça- lışma barışının sağlanması için Çalışma Bakanlı- ğı’nın ilgili birimleri ile yetkilendirme birimlerinin eğitim kurumları ile işbirliği içerisinde olması son derece önem arz etmektedir. Ancak bu işbirliği ile sektörde hizmet veren profesyonellerin en iyi şe- kilde yetişmesi mümkün olacaktır. Artık biz eği- tim kurumlarımızda eğitim yapmak istiyoruz. İSG sektörüne, istihdama, ekonomiye değer katmak istiyoruz ve itibarımızı geri istiyoruz.”
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HİZMET VE EĞİTİM KURUMLARI DERNEĞİ DERGİSİ ŞUBAT 2015