Page 46 - Hayata Dair | Sayı 61 / 2024

Seyahatname
Mezopotamya’nın Masal Diyarı: Mardin
Tarihçe
Mardin ilinin tarihçesi çok eski dönemlere kadar uzanıyor. Şehrin birçok yerleşim yerinde yapılan araştırmalarda; Paleolitik Çağ, Cilalı Taş Devri, Katolik Çağ, Erken Tunç Çağı, Demir Çağı ve Tunç Çağı’na ait kalıntılara rastlanılmıştır. Mardin adı ise tarihte ilk defa 4. Yüzyılda I. Justinianus dönemi tarihçisi Prokopius’un şehirden Margdis adında bir kale olarak bahsetmesiyle karşımıza çıkmakta. Şehir, 1517’de Osmanlı egemenliğine geçene kadar birçok hanedanlığa ve imparatorluğa ev sahipliği yaptı. Osmanlı döneminde nispeten daha sakin bir dönem geçiren şehirde
19. yüzyıldan itibaren yeniden karışıklıklar meydana geldi. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra da Mardin, bu ülkenin önemli bir kenti oldu.
Aktiviteler
Mardin, kendinizi bir masalın içerisinde hissedebileceğiniz muhteşem
bir yer. Şehri keyifle gezmek isteyenler için birkaç küçük tavsiyemiz var. Kayseriye Çarşısı’na giderek el yapımı ürünleri inceleyebilir ve hediyelik eşyalar satın alabilirsiniz. Mardin’in âdeta bir platoyu andıran Arnavut kaldırımlı dar sokaklarında dolaşabilir ve tarihi bir yolculuğa çıkabilirsiniz. Popüler dizilerin çekildiği Midyat Devlet Konukevi’ni gezebilir, güzel anılar biriktirmek adına harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Mardin’in tamamının olağanüstü bir kültürel mirası ve tarihi dokusu var. Bölgede görülmesi gereken birçok yer bulunuyor. Dara Antik Kenti, Mardin Kalesi, Mardin Ulu Camii ve Mardin Müzesi görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Şehri detaylı gezip keşfetmek isteyenler için ise Zinciriye Medresesi, Sabancı Şehir Müzesi, Kırklar Kilisesi, Latifiye Camisi, Mardin Prostestan Kilisesi, Kıllıt Köyü, Mardin Sanat Merkezi, Tarihi Sıhhi Emir Hamamı da diğer güzel alternatifler arasında olabilir.
Mardin, anlatmakla bitmeyecek bir hikâyeye sahip. Farklı inançtan insanların hayatlarını sürdürdükleri şehir, seneler boyu birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Dünyanın ve Mezopotamya’nın etki alanına giren yerlerde kil, yazının ve öğrenmenin en belirleyici faktörüdür. Mardin’in medeniyetini özetleyen eski çağlardan kalma sanat eserleri, diğer hiçbir medeniyetin elinde bulunmayan Kil Mührü’nü bir armağan gibi ona sunmakta. Âdeta açık hava müzesini andıran Mardin’de uluslararası kuruluşlarca kültür mirası kabul edilmiş, koruma altına alınmış tarihi yapılar oldukça fazla. Şehir, bünyesinde farklı dini inanışların yanı sıra tarihi değeri olan camiler, türbeler, kiliseler, manastır ve benzeri dini eserler de barındırmakta. İpek Yolu güzergâhında yer alan şehirde, beş han bir de kervansaray mevcut.
44
Hayata Dair