Page 48 - LCW LIFE | NİSAN 2021

Bizden Haberler - News
ÇALIŞANLARIMIZIN HİKÂYELERİ:
HOBILERI HAYATININ ODAĞINDA OLAN ÇALIŞANLARIMIZ
STORIES OF OUR EMPLOYEES: OUR EMPLOYEES WITH HOBBIES IN THE FOCUS OF THEIR LIVES
LC Waikiki Ailesindeki farklı yetenek ve tutkuları olan çalışanlarımızı keşfedip kariyer hesabımızı renklendirmeye devam ediyoruz.
We continue to color our career account by discovering our employees with different talents and passions in the LC Waikiki Family.
Buyer’ımız Hülya Köse, el işi yeteneğini oyuncak bebek sevgisi ile birleştirenlerden; “El emeği ürün tasarımlarına olan ilgim, bu konularda sürekli üreten bir çevrede büyümemin ve tabii ki çok yetenekli bir annenin kızı olmamın doğal sonucu. Hayatımın farklı dönemlerinde makrome, puch, heykel gibi farklı hobi denemelerim oldu. 2 yıl önce tanıştığım amigurumi de bunlardan biri. Amigurumi Japonca’da tığ ve sık iğne tekniği ile çeşitli oyuncaklar
yapma sanatı anlamına geliyor. Benim içinse içimdeki küçük kız çocuğunu ifade etme şekli. Aynı zamanda ciddi bir emek ve zaman isteyen bir hobi olduğu için insana sabretmeyi öğreten bir yöntem olduğuna inanıyorum. Bu hobiyi devam ettirirken de tek bir hayalim var: gelecekteki çocuğum için kocaman bir oyuncak koleksiyonu oluşturmak .”
Our Buyer, Hülya Köse, is one of those who combine her handcrafting skills with her love for dolls; “My interest in handcrafted product designs is the natural result of growing up in an environment that is constantly producing on these issues and of course being the daughter of a very talented mother. I have tried different hobbies such as macramé, punch and sculpture in different periods of my life. Amigurumi, which I met 2 years ago, is one of them. Amigurumi means the art of making various toys with crochet and single crochet technique in Japanese. For me, it's the way of expressing the little girl inside me. At the same time, I believe that it is a method that teaches patience because it is a hobby that requires serious effort and time. While pursuing this hobby, I have only one dream: to create a huge toy collection for my future child.”
BT Lojistik Destek Müdürümüz Ali Kemal Demir’in bisiklet tutkusu çocukluğundan geliyor; “Bisiklet çocukluğumun en güzel zamanlarının başrolünde olsa da zamanla hareketsiz bir yaşama doğru ilerlemiştim. Tüm günü bilgisayar başında geçiriyor, kendime pek vakit ayırmıyordum. Çok kilo aldığım ve yeni doğacak çocuğum ile istediğim tarzda aktiviteleri yapamayacağım endişesi ile spora başladım. Kilomdan
dolayı koşamadığımdan bisiklete döndüm. Sonrasında sosyal medyadan edindiğim yeni arkadaşlar ile bisiklet ana temalı farklı etkinliklere katıldım. Önce İstanbul ve çevrelerini, sonrasında daha da uzak mesafeleri sürmek ve bunu başarmaktan aldığım haz katlanarak devam etti. İstanbul’dan 24 saatte Ankara, 24 saatte İzmir, akşama Eskişehir gibi sürüşler yaptıkça kendim için imkânsız görünen şeylerin aslında biraz gayret, azim ve efor ile yapılabildiğini, başarmak için önce yola çıkmak gerektiğini, yolda karşılaşılan problemlere karşı bakış açısını değiştirdiğimizde zevk bile alınabileceğini öğrendim. İnsanın fiziksel olarak sarfettiği eforun zihinsel açıdan da bu derece güzel bir sonuca yol açtığını görmesi ve günlük hayatın stresinden uzaklaşabilmesi çok güzel.”
Our IT Logistics Support Manager Ali Kemal Demir's passion for cycling comes from his childhood; “Although cycling has the leading role of the best times of my childhood, I had progressed towards a motionless life in time. I was spending the whole day in front of the computer, not taking much time for myself. I started sports with the worry that I would not be able to do the activities I wanted with the child I am going to deliver and I had gained
a lot of weight. Since I could not run due to my weight, I turned to the bike. Afterwards, I participated in different activities with the theme of cycling with new friends I made from social media. First of all, the pleasure I got from driving Istanbul and its surroundings and then even further distances and achieving this continued exponentially. As I drive from Istanbul to Ankara in 24 hours, İzmir in 24 hours, and Eskişehir in the evening, I learned that things that seem impossible to me can actually be done with some effort, determination and effort. It is necessary to set out first in order to achieve it, and that it can even be enjoyed when we change our perspective on the problems encountered on the road. It is very nice to see that the physical exertion of a person has also led to such a good mental result and to be able to get away from the stress of daily life."
46