Page 15 - Hayat Ağacı

HAYAT AĞACI

Elif annesinin hasta olduğunu duyduğundan beri ağlıyordu.
Ceviz ağacı ve Eda, Elif'i birazcık olsun sakinleştirdiler. Saat
akşam sekizi yirmi beş geçiyordu. Kızlar şimdiden giyinmeye
başlamışlardı bile. Giyindiklerinde saat 20.30 olmuştu. Sıra
çantalarını hazırlamaya geldi. Çantalarına yara bandı, pe-
çete, su, ıslak mendil, makas, sargı bezi, halat, çubuk kraker,
gofret ve el feneri koydular. Hazır olduklarında saat gece
dokuz olmuştu. Uyumalarına yarım saat kalmıştı. Eda o sırada
telsizi unuttuğunu fark etti. Aradı taradı hiçbir yerde bulamadı.
Bir süre sonra Eda telsizi buldu ama oda savaş alanına dönm-
üştü. Yatma zamanı gelmişti. Tabii onlar uyumayacaktı. Kızlar
ilk defa böyle bir şey yaptıkları için çok heyecanlıydılar. Yor-
ganların altına yastık koydular. Sıra anne ve babalarının uyu-
masını beklemekteydi. Anne ve babaları da çok geçmeden
uyudular. Eda ve Elif saate baktı, saat onu çeyrek geçiyordu.
Artık evden çıkabilirdiler. Sessizce ceviz ağacının yanına indi-
ler. Eda ceviz ağacına artık gitme zamanının geldiğini söy-
ledi.

Tam yola çıkacaklardı ki Elif'in aklına bisiklet ile gitme fikri geldi.
Hem böylece yorulmayacaklardı da. Eda kardeşinin bu fikrini
çok beğendi. Evden bisikletlerini alarak dağın ardındaki
meyve ve sebze bahçelerine gitmek üzere yola koyuldular.
Uzun zamandır bisiklet sürmemişlerdi. Bu yüzden biraz zorlan-
salar da yaklaşık 20 dakika sonra gitmek istedikleri yere var-
dılar. Vardılar varmasına ama hangi bitkileri toplayacaklardı?
Bunu hiç konuşmamışlardı ki. Neyse ki hazırladıkları çantada
ihtiyaç duyacakları her şey vardı. Bunu ceviz ağacına sora-
bilirlerdi. Elif çantasından el fenerini çıkardı. O el fenerini tuta-
cak ablası Eda da hem telsizi kullanarak ceviz ağacı ile
iletişime geçecek hem de etrafı kolaçan edecekti. Hemen

Yenibosna Doğu Sanayi İlkokulu 13