Page 17 - Hayat Ağacı
P. 17
HAYAT AĞACI
Kardeşine:
ㅡYa sandığımız gibi değilse Elif, ya kurt bize zarar verirse?
Elif:
ㅡAblacığım sesi bir daha dinlesene, bence yaralanmış, canı
acıyor.
Kızlar el fenerini sesin geldiği yöne doğru tuttular. Biraz ilerideki
çimenliklerin arkasındaki kurdu gördüler. Yanına gidip gitme-
mekte kararsız kalsalar da hayvanları çok seven Eda ile Elif,
korkularını bir tarafa atıp kurda doğru yürüdüler. Zavallı kurdun
ayağının kapana kısılmış olduğunu gördüler. Ona yardım et-
meliydiler. Kurt yorgunluktan ve susuzluktan hiç tepki vermedi
kızlara. “Bana yardım edin.” dermişçesine bakıyordu yüzlerine.
Kızlar kolları sıvayıp kapanı açmaya çalıştılar ve biraz uğraş-
tıktan sonra başardılar. Kurt biraz yaralanmıştı ama sonunda
özgürdü. Birden yerinden fırladı ve kızların etrafında iki tur attı.
Uzaklaşarak gözden kayboldu. Acaba bu, kızlara bir teşekkür
müydü?
Saat çok ilerlemişti. Kurdu kurtarırken çok vakit kaybetmişlerdi.
Hemen eve gitmeleri gerekiyordu. Eriği de başka bir akşam
toplarız diye düşündüler. Bu arada erik de annelerinin en sev-
diği meyveydi. Hızlı bir şekilde eve vardılar. Ceviz ağacına ya-
şadıklarını kısaca anlatıp hemen uyumaya gittiler.
Sabah olmuş gün ışığı bütün odayı doldurmuştu. Mutfaktan
mis gibi kızarmış ekmek kokusu geliyordu. Her ne kadar uyan-
mak istemeseler de, o güzel kahvaltının tadını çıkarmak için
Yenibosna Doğu Sanayi İlkokulu 15