Page 8 - Bahtsız Ağaç
P. 8
BAHTSIZ AĞAÇ
vardı. Her gün gidip fidanını seviyor, okşuyor, onunla konuşuyor
ve onu suluyordu.
Burak ortaokula geçtiği için dersleri zorlaştı. Haliyle daha fazla
ders çalışmaya başladı ve maalesef ki fidanı unuttu. Aradan
yıllar geçti. Saatler saatleri, günler günleri, haftalar haftaları,
aylar ayları, yıllar yılları kovaladı. Sonunda burası başta bah-
settiğim gibi gürültülü bir şehre dönüştü. Tüm ağaçlar kesildi.
Her taraf bina ile doldu. “Dümbek” adında bir sokağa bir alış-
veriş merkezi, alışveriş merkezinin sağına bir okul, okulun kar-
şısına da bir hastane yapıldı. Bizim bahtsız ağacımız da onların
arasında kaldı.
Defne ağacı yapayalnız kalmış, konuşacak pek kimsesi yoktu.
Orman gidince, çoğu hayvan da başka yerlere göç etmişti.
Defne ağacının canı çok sıkılıyordu. O da ne yapsın? Gelen
geçen insanları dinliyordu. Bazıları eşleriyle telefonda konu-
şuyor, bazıları sokakta kavga ediyor, bazıları da yürüyüş yapı-
yordu. Defne ağacı, gelen geçen insanların hayat hikayelerini
büyük bir merakla dinliyordu. Bir gün yine böyle insanları din-
lerken, bir anda bir adamın sesi çok tanıdık geldi. Adam gelip
6 Yenibosna Doğu Sanayi İlkokulu