Page 19 - Mimaroba Ortaokulu Dergisi
P. 19
BİR FİDAN
O gün Fatih ve ailesi akşam yemeğinden sonra çaylarını yudumlarken, televiz-
yonda orman yangınları ile ilgili haberler izliyorlardı. Fatih bütün gece bunu önlemek
için ne yapabileceğini düşündü. Aklına gelen en mantıklı fikir fidan dikmekti. Sabah
olduğunda kahvaltı masasında ailesiyle bu fikri paylaştı. Fatih henüz on yaşındaydı ve
bu kadar ince düşünmesi ailesinin çok hoşuna gitmişti. Bu yüzden ailesi onun fikrini
hayata geçirmek için hazırlanmaya başlamıştı.
Hafta sonu Fatih’in babası Necmettin Bey oğlunun birkaç arkadaşının ailesini
arayarak, onları fidan dikmeye davet etti. Onlar da bu güzel etkinliğe katılmak istedik-
leri için daveti kabul ettiler. Daha sonra Necmettin Bey fidan dikilecek yeri buldu ve
herkese haber gönderdi. Fatih'in olan bitenden haberi yoktu. Babası onu arabaya bin-
dirip fidan dikilecek yere götürdüğünde Fatih o alanı ve arkadaşlarını gördüğü için çok
sevinmişti. Hemen arabadan inip alanda bulunan fidanları arkadaşlarına dağıtmaya ve
hoplaya zıplaya ortada dolaşmaya başladı. Çok mutluydu. Hayallerini gerçekleştiriyor-
du. Fakat bir aksilik vardı. O da ne! Yakındaki ormandan dumanlar yükseliyordu. He-
men ne olduğuna bakmaya gittiler. Gördükleri manzara karşısında çok şaşırdılar. Piknik
yapan birileri çöplerini ve yanan mangallarını orada bırakmışlardı . Ağaç yaprakları ve
otlar tutuşmuştu. Yangın çıkmak üzereydi. Hemen itfaiyeyi aradılar ve itfaiye gelene
kadar ne yapabileceklerini düşünmeye başladılar. O sırada yangına sebep olan kişilerden
biri eşyasını unutmuştu ve geri dönmüştü. Ormanın o halini gördüğünde bu olayın
önüne geçmek yerine eşyasının derdine düşmüştü. Necmettin Bey bu duruma çok si-
nirlenmişti. İki çift laf edemeden duramadı ve aynen şöyle dedi: “Bu yaptığınızın nelere
sebep olduğunun farkında değil misiniz? Yere attığınız çöpler toprağa zarar veriyor,
söndürmediğiniz mangal ateşi ağaçları ve bu yemyeşil ormanı yakıp kül ediyor. Man-
galınızı söndürseydiniz ağaçlar tutuşmayacak, çöplerinizi yere atmasaydınız yangın bu
kadar büyümeyecekti.” Adam Necmettin Bey’in bu sözleri karşısında çok utanmıştı. O
sırada itfaiye gelmişti ve yangını söndürmüştü.
Yangın söndükten ve itfaiye gittikten sonra adam herkesten özür diledi ve fidan
dikmek istediğini söyledi. Hep birlikte çok sayıda fidan diktiler. Bir fidanın bir ağaç, bir
ağacın bin oksijen olduğu bilinciyle doğaya can kattılar.
Abdul Haluk Kaya
5/F