Page 20 - Mimaroba Ortaokulu Dergisi
P. 20
değil de onların kalıcı olması lazım. Birçok kuşak tarafından
beğenilebilir ve izlenebilir kitaplar olması lazım. Bütün o
konuları düşünmek, tasarlamak, öncesinde bir çalışmayı ve
uzun yılların deneyimini gerektiriyor. Ben çocuklara da ye-
Efe Ayaz: Değerli yazarımız, öncelik- tişkinlere de yazarken herkesin
le bize vaktinizi ayırdığınız için teşek- seveceği, anlayacağı bir şekilde
kür ederiz. Sizi tanıtan yazılardan yazmaya gayret ediyorum. Bu
tanıyoruz ama sizi sizde öğrenmek nedenle de okunuyor.
istiyoruz. Bize kendinizi tanıtır mısı- Havin Yaren İşler: Çocuklar için
nız? kitap yazma fikri sizde ne za-
Behiç Ak: 1956 yılında Samsunda man ve nasıl oluştu? Sizi çocuk
doğdum. İlkokulu bittikten sonra İs- edebiyatına yönelten özel bir
tanbul'a taşındık. Annem ve babam neden var mı?
göçmen olup öğretmenlerdir. Bir ağa-
Behiç Ak: Çocukların hayata po-
beyim ve bir kız kardeşim vardır. İs-
tanbul Haydarpaşa Lisesinde okuduk- zitif bakması ve bu hikâyeleri
tan sonra, İstanbul Yıldız Teknik Üni- yazarken, aynı zamanda hikâyeyi
versitesi Mimarlık bölümünden mezun resimleme olanağını bulmam
olup bu alanda master yaptım. 1982
yani çizgi ile de düşünme fırsatını
yılında bir gazetede karikatür çizdim. yakalamam beni yönlendirdi.
Mimarlık görevindeyken çocuklar için hikâye yazdım. Yazar
Zeynep Gösterici: Çocuk kitapları yazarken nelere dikkat
karikatürcülüğünün yanı sıra birçok tiyatro oyunu yazdım.
Kitaplarım ülkemizde ve birçok ülkede yayımlandı. İstan- ediyorsunuz?
bul’da yaşıyorum. Kedileri çok seviyorum. Behiç Ak: İlk dikkat ettiğim şey, çocukların hikâyeyi okur-
Arzu İnan: Yazar olmaya ne zaman karar verdiniz? Sizi bu ken zevk alması. İkincisi ise, çocukların kendilerini yetişkin
açıdan etkileyen biri ya da bir olay oldu mu? olarak hissetmesi. Çocuklara negatif duygular aşılamama-
Behiç Ak: Aslında ne zaman yazar olmak istediğimi hatırla- ya da çalışıyorum tabii. Çünkü çocukların pozitif bir dünya-
mıyorum. Sanırım, yıllar içinde kendiliğinden gelişen bir ları var ve dünyayla bütün-
süreç oldu. Aslında hep şu an yaptığım şeyleri yapmak isti- leşmek istiyorlar büyüme
yordum. Karikatür çizmek, hikâye yazmak, resim yapmak… çağında. Dünyayla bütünleş-
Bunları gerçekleştirmek için, bir işte çalışırken oradan ayrıl- me çağında bu çocukları
dım. Çünkü çocukluğumdan beri kendi isteklerimi yapmaya negatif şekilde kırarsak ço-
değil de başkalarının isteklerini yapmaya koşullanmışım. cuk negatifle pozitif arasın-
Sonunda ne istiyorum diye düşüneceğim bir iki, üç yıl edin- daki farkı algılayamıyor.
dim. Gerçek eğitimimi o iki üç yılda aldığımı söyleyebilirim. Çocuk, ilk önce güzelin, doğ-
Ben, “Üniversiteyi bitirdikten birkaç yıl sonra emekli ol- runun, mutluluğun ne oldu-
dum,” diyorum ve gerçekten yapmak istediklerime yönel- ğunu algılayabilmeli. Eğer
dim. Karikatür yapmak, hikâye yazmak gibi. Kişi sevdiği çocukluk çağında biz onu
şeyi yapar. Yazmayı seviyorum. Bu nedenle sevdiğim işle mutsuz edersek mutlulukla
uğraşıyorum. mutsuzluk arasındaki ayrımı
Yağız Efe Karabacak: Her yazdığınız kitap büyük bir ilgi algılayamaz. O yüzden nega-
görüyor. Çocukların çok sevdiği bir yazarsınız. Bunu nasıl tif şeyleri bile anlatırken ki
başarıyorsunuz? anlatıyorum ben, pozitif bir
Behiç Ak: Çok uzun süre düşünerek yazmaya çalışıyorum, dil kullanmaya çalışıyorum.
çocuk kitaplarını. Tabii ki her yazdığımı da yayınlamayarak. Yani bunları benimsetmek
Ancak çok beğendiğim hikâyelerimi yayımlıyorum. Bir ço- açısından değil, yine prob-
cuk kitabı yazdım, sonra bir tane daha yazdım şeklinde lem olarak ortaya koymak,