Page 35 - Mimaroba Ortaokulu Dergisi
P. 35

BÜYÜK KORKU


                       ıradan bir eylül günüydü. Covid-19’a hemen hemen alışmıştım. Gerekli ihti-
                       yaçlarımız dışında ailecek evden çıkmıyorduk. Fakat babam polis olduğundan

            S tmek ve dışarda bulunmak zorundaydı. Bu bizi oldukça tedirgin ediyor-
                       işe gi
                       du.  Gün içerisinde birçok kişiyle görüşüp temasa giriyordu.


                  O gün saat akşam yedi sekiz gibi babam eve geldi.  Babama, ‘’Hoş geldin baba!’’ dedim.

            O da bana yorgun bir ses tonuyla, ‘’Hoş buldum oğlum.’’ dedi ve yatak odasına gitti. Bir terslik olduğunu ses tonundan
            hemen anladım. Peşinden yatak odasına gidip neyi olduğunu sordum. O da bana, ‘’Bir şeyim yok oğlum, sadece biraz hal-

            sizim bugün.’’ dedi. Ardından annem akşam yemeğinin hazır olduğunu ve hepimizi sofraya beklediğini söyledi. Ben, ab-
            lam, babam ve annem sofrada yerimizi aldık. Fakat babam sadece çorba içip kalktı. Pek iştahlı görünmüyordu. Aynı za-

            manda da üşüyordu ama hava sıcaktı, ateşi vardı. Yatıp dinlenmek istiyordu. Durumunun kötü olduğu söyleyince işe de
            gitmedi. Çünkü herkes gibi o da covid-19 olma ihtimalini göz ardı edemezdi.


                   O gece öylece geçti. Bu arada hiçbirimiz babama yaklaşmamaya çalıştık. İyice korkmuş ve paniklemiştik.  O sabah

            babam hastane gidip test yaptırdı.  Fakat testin sonucu hemen çıkmıyordu. En erken üç gün sonra çıkacağını söylediler. Bu
            süre içinde babamın ağrıları iyice arttı. Biz de ailecek babamın testi sonuçlanana kadar kendimizi izole ettik.  Korona

            virüse yakalandığından neredeyse emindik. Bu sırada ben de sürekli kendi kendime: ‘’Yoksa ben de mi öyleyim? Tüm aile
            öyle mi?” diye soruyordum.  Aklım allak bullak olmuştu.


                 Üç gün boyunca kimseyle görüşmemek beni o kadar üzmüştü ki anlatamam. En yakın arkadaşlarımla bile sadece bal-

            kondan konuşuyordum. Onlar bahçede top oynarken ben camdan sadece seyrediyordum. Üçüncü günün ardından babamın
            testi sonucu geldi ve korona virüs olmadığı ortaya çıktı. Rahat bir nefes almıştım. Bir an önce arkadaşlarımla bahçede fut-

            bol oynamak istiyordum fakat annem izin vermedi. Yine de uzun bir süre evde durmam gerektiğini söyledi. Anneme çok
            sinirlendim. Babamın testi sonuçlanmıştı, daha ne engelim kalmıştı? Neden dışarı çıkamıyordum? Bu sorularımı annemle

            paylaştıktan sonra bana her şeyi anlattı. Bu süreçte mümkün olduğunca dışarı çıkmamamız gerektiğini, çıkarsak da mas-
            kemizi takmamız gerektiğini söyledi.  Babamın hastalığının üzerinden on beş gün geçtikten sonra dışarı çıktım ve rahat

            bir nefes aldım.  Doya doya oyun oynadım.  Bu süreçte arkadaşlarımla oyun oynamanın, dışarıda özgürce hareket etmenin
            kıymetini daha çok anladım.  Bu virüsün hiçbir cana zarar vermeden ülkemizi terk etmesi ise en büyük dileğim oldu.


                                                                                              Atakan Demir

                                                                                                          5/F
   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40