Page 36 - Yürüyüş Dergisi 15. Sayısı
P. 36

Ülkemizde Gençlik


               Gençlik Federasyonu’ndan



                                BİR AÇLIK Kİ ÖLÜMÜNE VE ONURUNA AÇLIK!

                     BU AÇLIK BİR AKADEMİSYENİN, BİR ÖĞRETMENİN VE BİR BABANIN AÇLIĞI!
                BÜTÜN HALK BİRLEŞİP HESAP SORACAK, AÇLIĞIMIZA SON VERECEK, KAZANACAĞIZ!

                   Akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih  çalmaya gelen katillere attığımız boya dolu şişeler, Yük-
               Özakça, çıkartılan KHK’larla önce açığa alınıp daha sonra  sel'den Malatya'ya, Düzce'den Dersim' e kadar meydanlarda
               ihraç edilmişlerdi. İşim ve onurum için direniyorum diyerek  atılan sloganlardır.
               Ankara Yüksel Caddesi’nde direnişe başladı. Aynı günlerde  Doğru politika, halk kitleleri nezdinde er ya da geç
               Dersim'de 70 yaşında bir baba, bombardımanda oğlu ve 10  karşılığını bulur. Bunu tarihimizden biliyoruz, 7 yıl ke-
               yoldaşı katledilip mezarsız bırakıldığı için, Seyit Rıza  sintisiz süren Büyük Direnişimizden biliyoruz, Dev-
               Parkı'nda direnişe başladı. Bu direnişler ki suya düşen dam-  Genç'in pratiğinden biliyoruz. Baskı ve zulüm halk kit-
               lalardır, halka halka yayılırlar. İlk önce Anadolu topraklarına  lelerini her zaman sindirmez, bazen de isyanlara zemin
               sonra da ülke sınırları dışına taşan güçlü dalgalar oldular.  sunar, güçlü bir direniş damarı ortaya çıkarır. Bugün
                   AKP faşizmi, OHAL ilanından bugüne çıkarttığı  Yüksel'de ve Kemal amca nezdinde somutlanan sahip-
               KHK’larla, halk düşmanlığını ayyuka çıkardı. İktidarının  lenme, saldırılarla halkın sinmediğini aksine iktidara öf-
               ömrünü uzatabilmek için, açlığa mahkum etmekten kat-  kesinin bilendiğinin göstergesidir. Direnişin gücününün
               letmeye kadar her türlü zulmü, “OHAL var” denilerek  ve halka umut olmasının sonucudur.
               yasallaştırmaya çalışıyor. Baskıyla; DKÖ'leri, sendikaları  İktidar, her ne kadar direnişleri görmezden duymazdan
               ve “sol” örgütlenmeleri sindirmiş, kilit vurulan kapılarını  geliyor görünse de, gece yarısı direniş alanına yaptığı sal-
               bile açamaz hale getirmiştir.                    dırılarla, sabah 04.00'da direnişi destekleyenlere vahşice
                  Halka ve aydınlara yönelen tüm bu saldırıların tek bir  saldırdığı yetmiyormuş gibi, çiçeklere, afişlere bile taham-
               sebebi vardır o da yönetememe krizidir. Nuriye ile Semih  mülsüzlüğü direnişin AKP'yi nasıl zorladığını göstermektedir.
      Sayı: 15
               hoca ve Dersim'de oğlu ve yoldaşlarına bir mezar taşı  Onca baskıya, sansüre ve karalamaya rağmen direnişin,
               için direnen Kemal baba, eriyen bedenleriyle düzenin  ülke gündemini belirleyen durumuna geldiğinin itirafıdır.
      Yürüyüş
               yönetememe krizini derinleştirmeyi başarmışlardır.  Her saldırıda kadın-erkek, genç-yaşlı demeden halkın her
      21 Mayıs
      2017
                   Faşizmin saldırılarını alt etme kararlılığı ve cüreti  kesiminden insan, direnişi daha çok sahiplenmektedir.
               yalnızca devrimcilerindir. OHAL karşısında bir tek Halk  Tek kişiyle başlayan direnişi bugünkü kitleselliğine
               Cepheliler ve onların yarattığı direnişler var. AKP faşiz-  kavuşturan meşrululukla yürütülen mücadeledir. Bugünkü
               minin saldırılarını boşa çıkaran; baskı varsa direneceksin,  kitlesellik, halkın faşizme öfkesinin ifadesidir. Doğru
               düşman varsa çatışacaksın uzlaşmazlığıyla kendi politi-  politikada ısrarın gücüdür. Bedelleri göze almayı sağlayan
               kalarını hayata geçirenler var. Her koşulda direnenerek,  haklılıktır. Direnişin büyüten, birleştiren, politikleştiren,
               halka düzenin adaletsizliğini ve düşmanın aslında ne  hedef gösteren netliğindedir.
               kadar aciz olduğunu gösteren Cepheliler var.        AKP'nin saldırıları, halkın sahiplenmesi arttıkça daha
                  Ülkemizin meydanlarından yükselen adalete açlığı,  da pervasızlaşmaktadır. Yok edemediği direnişi karalamaya,
               direnişin coşkusunu, halkın en geniş kesimlerine taşıma  insanlarımızı hedef göstermeye soyunmuştur. Ama nafile,
               görevi, biz ülke gençliğine düşmektedir. Çünkü direnişler  halkımız gerçekleri görüyor, terör demagojisiyle halka
               yaratmak, direnişlere destek verip büyütmek bir DEV-  nasıl terör estirildiğini biliyor. Kendi evlatlarına, kendi
               GENÇ geleneğidir.                                davasına sahip çıkıyor.
                  Bugün bu geleneği büyütmeye her alanda devam      Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve onlara destek ve-
               edeceğiz. Ölüm orucu şehitlerimizden Faruk Kadıoğlu  renleri hedef gösteren burjuva basının kalemşörlerine
               yazdığı mektupta “Yaşamı ölecek kadar çok seviyorum"  seslenmek istiyoruz: Gazetecilik onurlu bir iştir; ama siz
               demiştir. Biz yaşamı salt nefes alıp vermek olarak algıla-  iktidar yalakası koltuk sevdalıları, bu mesleğin onursuz-
               mıyoruz. Biz yaşamı, onurumuz ve namusumuz için yaşı-  larısınız. Bazen 2 kuruş, bazense kaybetmek istemediğiniz
               yoruz. Bugün bizim onurumuzu; hukuksuzca atıldığımız  köşeniz için her talimatı yerine getirirsiniz. Sizin için
               işimiz, gasp edilen emeğimiz, mezarsız bırakılan evlatlarımız  yazdıklarınızın gerçek olup olmamasının, gazetecilik ve
               için verilen mücadele temsil ediyor. Bu direnişleri zafere  insan onuruna yakışıp yakışmadığınının, yazınıza konu
               ulaştırmak için harcayacağımız emek temsil ediyor.  ettiğiniz insanları ne duruma düşüreceğinizin hiçbir önemi
                  Bizler bu onurun sahibi ve savunucularıyız. Dünya  yoktur. Siz ruhunuzu, kaleminizi ve beynininizi burjuvaziye
               kurulduğundan bugüne savunduğumuz onurumuz, bizim  satmışsınız çünkü. Ancak ne yaparsanız yapın; tescilli
               geleceğimizdir. Geleceğimiz bazen meydanken bazen  halk düşmanı da olsanız, iktidara bağlılığınızı da ilan et-
               binamızdan sallandırdığımız pankartımızdır. Pankartlarımızı  seniz, oligarşi içi çatışma günü geldiğinde gözünüzün




       36
                                        HALKI KAHRAMANLAŞTIRAN
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41