Page 18 - Yürüyüş Dergisi 36. Sayısı...
P. 18

Sevgili okurlarımız; bu sayımızda,  ca’da, “üstün, ayrıcalıklı ve güzel ko-
           KÖKLERİ                              geçmişten bugüne devrimci avukatlığın  nuşan” anlamına gelen “AdvoCatus”
           HALKIN İÇİNDE                        köşe taşlarını ele aldığımız dizimizin  sözcüğünden Türkçe’ye ve diğer dil-
                                                üçüncü bölümünü sizinle paylaşıyoruz.   lere yerleşmiştir.
           30 YILLIK                               Bu bölümde asıl olarak geçmişten  Birçok açıdan bugünkü kamu hu-
           BİR GELENEK:                         bugüne dünya ve ülkemizde avukat-  kukuna ve özel hukuka kaynaklık
                                                ların devrimci mücadelelere katılımı  eden Roma’da avukatlık onur mesleği
                                           3    ve avukat olan devrimci önderlerimizi  olarak kabul edilmiş, bu yüzden avu-
                                                anlatacağız. Ama önce avukat kimdir,  katların hizmetleri karşılığında bir
                                                avukatlık nasıl ortaya çıkmıştır, nasıl  ücret almaları yasaklanmıştır.
                                                bir gelişim geçirmiştir, aydın olma  Bugünkü anlamda avukatlık ise
                                                misyonu nedir konularında kısa bir
                                                                                  13. yüzyılın sonlarına doğru Fransa’da
                                                tarihsel hatırlatma yapmak istiyoruz.  ortaya çıkmıştır. 14. Yüzyıl Fransa-
                                                   Avukat kimdir?
                                                                                  sı’nda avukatlar başka başka şehirlere
                                                   Türk Dil Kurumu sözlüğünde avu-
                                                                                  giderek savunma yapmaya başladık-
                                                kat, “Hak ve yasa işlerinde isteyenlere
                                                                                  larından, bu dönemde avukatlara “ada-
                                                yol göstermeyi, mah-kemelerde, devlet
                                                                                  letin gezici şövalyeleri” denilmiştir.
                                                dairelerinde başkalarının hakkını ara-
                                                                                     Ortaçağ Avrupası’nda ceza dava-
                                                mayı, korumayı meslek edinen ve
                                                                                  larında avukatlık söz konusu değildir.
                                                bunun için yasanın gerektirdiği şartları
                                                                                  Çünkü Avrupa’da Ortaçağ, “Savunma
                                                taşıyan kimse.” olarak tanımlanmıştır.
                                                                                  hakkının olmadığı” bir dönemdir. Bu
                                                Tanımdan da anlaşılacağı üzere avukat,
                                                                                  dönemde davalar, “işkence” ve “itiraf”
                                                “başkaları için hak arayan, hak arayana
                                                                                  ile sonuçlandırılmıştır. Bu nedenle
                                                yol gösteren, hakları korumayı kendine
                                                                                  “Savunma” bu dönemde lüzumsuz
          HALKIN HUKUK BÜROSU                   görev edinen” kişidir. Kısaca; avu-  sayılmıştır.
                                                katlık, öz olarak, başkaları için “hak
                                                                                     Türkiye’de (Osmanlı dönemin-
                                                arama”, başkalarının “hakkını savun-
                                                                                  de)1800’lü yıllara kadar “Dava Vekili”
                Tarihten Bugüne                 ma” faaliyetidir.  Buradan yola çıkarak
                Sınıf Mücadelesinde Avukatların  avukatlık, hakkın ve haksızlığın söz  adıyla meslek yapan bir sınıf yoktu.
      Sayı: 36
             Rolü.                              konusu olduğu her yerde ve zamanda  Yalnızca yazılı müdafaa yaptığı söy-
      Yürüyüş
                Avukatlık mesleği tarihsel gelişimi  söz konusu olan bir faaliyettir diye-  lenebilecek arzuhalciler vardı. İlk kez
      15 Ekim                                                                     1800’lerde dava vekilliği ortaya çık-
      2017   içinde yukarıda çizilen çerçevenin dışına  biliriz. Yani avukatlık “savunmanlık”
             çıkarak toplumsal bir nitelik kazanmıştır.  ya da “dava vekilliği”nin ötesinde bir  maya başladı.
             Yani ücret karşılığında savunmanlık ve  kavramdır ve mahkeme salonlarıyla  Baro ve avukat kavramları ilk defa
             dava vekilliğinin ötesine geçerek, hak-  sınırlandırılamayacak bir meslektir.   Türk hukuk sistemine 1924 tarihli
             sızlığa ve adaletsizliğe karşı bir mücadele  Avukatlık ne zaman ve nasıl ortaya  “Muhamat Kanunu” ile girdi.
             biçimi haline gelmiştir.  Bunun nedeni  çıkmıştır?                      İlk avukatlık kanunu 27 Haziran
             ise ancak sınıf ve sınıf mücadelesi kav-  Savunma mesleğinin (avukatlık)  1938 Tarih ve 3499 Sayılı Avukatlık
             ramları ile açıklanabilir.         tarihini eski Yunan şehir devletlerine  Kanunudur. Bugün yürürlükte olan
                                                ve Roma’ya kadar götürmek müm-    kanun ise 1969 tarihli ve 1136 sayılı
                Marksist tarih anlayışına yani diya-
                                                kündür. Avukat sözcüğü eski Yunan-  Avukatlık Kanunu’dur.
             lektik ve tarihsel materyalizme göre,
             gelişiminin belirli bir aşamasında top-  rinden yana taraf olmaya zorlamıştır.   Ancak bu durum, avukatların doğ-
             lumlar sınıflara bölünmüştür:        Avukat aydın mıdır?              rudan ve kendiliğinden aydın oldukları
                Ezenler-ezilenler, yönetenler ve yö-  Avukatlar sınıfsal olarak küçük bur-  anlamına gelmez. Özellikle Marks ve
             netilenler...  (Köleci toplumda bu, köle  juva nitelikli bir meslek gurubudur. Bu  Engels’in sürekli eleştirdiği “meslekten
             sahipleri ve köleler, feodal toplumda  nitelikleri avukatların “aydın” olarak  hukukçu bakışı”na sahip yani “dünyayı
             feodal beyler ve serfler, kapitalist top-  nitelendirilmesine de zemin hazırlamıştır.  salt hukukçu bakış açısıyla açıklayıp
             lumda burjuvazi ve proletarya-işçi sınıfı  Çünkü avukat, belirli bir hukuk ve  anlamlandırmaya çalışan” bir hukukçular
             olarak şekillenmiştir.) Bu tarih anlayışına  siyaset bilimi eğitimi almış, bu nedenle  yığınının varlığı bunun önünde engel
             göre toplumların bugüne kadarki tarihi  de çevresinde olup bitenleri, içinde ya-  olmuştur. Fakat yine de avukatların
             de sınıf mücadelelerinin tarihidir. Bu  şadığı toplumun ekonomik, sosyal, si-  azımsanmayacak bir bölümü, tarih boyu,
             tarih içerisinde hiçbir şey bu iki olgudan  yasal gelişmelerini kavrayabilecek bi-  bu çerçevenin dışına çıkıp aydın olma
             yani sınıf ve sınıf mücadelesi gerçeğinden  rikime sahip olmuştur. Özellikle yaşa-  misyonuna sahip olabilmiştir.
             bağımsız olarak var olamaz. Yani her  dıkları zamanın mülkiyet ilişkilerini ve  Bu nasıl olmuştur? Hayatın kendisi
             şey sınıfsaldır. Şu veya bu ölçüde, şu  bu ilişkilerden doğan sömürüyü, ada-  avukatı şu ya da bu sınıftan yana taraf
             veya bu sınıfla ilgilidir. Avukatlık da bu  letsizlikleri görebilme imkanına sahip  olmaya zorlamış, meselelere “salt hu-
             gerçeğin dışında kalmamış, “hayatın  olmaları avukatlara “aydın” olma zemini  kukçu bakış açısıyla” bakılamayacağı
             olağan akışı” avukatları iki sınıftan bi-  sunmuştur.                 konusunda zengin bir deneyim sun-


       18
                             FAŞİST DÜZEN, CEPHE’NİN ÖNDERLİĞİNDE
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23