Page 350 - Bana Kavgayı Öğret Usta Kitabı...
P. 350
lardı. Fakat Ali polisler gittikten sonra da ne suyla ne
de şekerle ilgilenmemişti. Çok susamış olmasına rağmen
yaşadıklarının bir irade savaşı olduğunu biliyordu,
bunun bilinciyle hiçbir zor şart altında iradesinin kırıl-
maması konusunda kendini iyi eğitmişti. Yattığı yerden
uzanma mesafesinde duran su ve şekeri düşünmeyi bı-
raktı ve o an tek düşündüğü, dışarıda yapılacak ve yarım
kalan işlerdi. Verdiği eğitim çalışmalarının ne kadar fay-
dalı olduğunu biliyordu, tutuklanırsa eğer geride kalan
kadro adaylarının kendi gösterdiği özverinin aynısını
göstereceklerinden emindi. Kendisine emek harcayanla-
rın hiçbir emeğini boşa çıkartmamış, verilen görevleri en
iyi şekilde yerine getirmek için her şeyi yapmış bir dev-
rimciydi. Diğer yoldaşlarının da aynı şekilde üstlerine
düşen tüm görevleri aksatmadan hayata geçireceklerini,
eğitim çalışmalarında aldıkları teorik eğitimleri en iyi şe-
kilde pratiğe dökeceklerini biliyordu. Yoldaşlarına olan
güveninin mutluluğuyla anlık da olsa gülümsüyor, ancak
ağrıları bunun uzun sürmesine izin vermiyordu. İşlerin
yarınm kalacağını düşündüğü anlar da olmuştu. Bu dü-
şüncenin ne kadar yanlış olduğunu kendi pratiğinden
görmüştü. Bu düşüncelerle uykuya daldı.
Uyandığında ne kadar uyuduğunu anlayamadı. O
sırada polislerin sesini duydu. Kısa bir süre sonra po-
lisler hücrenin kapısını açtılar.
-Otel mi lan burası? Her geldiğimde yataktasın.
Kalk biraz volta at, kemiklerin açılır diyerek dalga geçti-
348