Page 352 - Bana Kavgayı Öğret Usta Kitabı...
P. 352
lete götürürlerken birkaç defa kendinden geçti. Tuva-
lette ağzını çalkalayıp, sadece dudaklarını ıslattı, biraz
da olsa rahatlamıştı. Tuvaletten çıktıktan sonra suyun
da etkisiyle toparlanmış, hücresine duvarlardan destek
almadan dönebilmişti. Fakat hala ağrılarının etkisiyle iki
büklüm bir şekilde yürüyordu. Polisler Ali’yi gece bo-
yunca uyutmadı. Artık gözaltı süresinin dolmak üzere
olduğunu biliyordu.
Gözaltı süresi dolmuştu. Hücresine gelen polisler
hazırlanmasını, onu Beşiktaş Adliyesine götüreceklerini
söylediler. Ali’nin hazırlanacak bir durumu yoktu. Aile-
sinin onun için adliyeye geleceklerini tahmin ediyordu.
Tek düşündüğü ailesinin onun bu halini görüp üzülecek
olmasıydı. Aslında üzülmek yerine tam tersine sevinme-
leri gerektiğini düşünüyordu. Çünkü her türlü işkenceye
ve baskıya rağmen Vatan Emniyet Müdürlüğünden başı
dik, alnı açık bir şekilde çıkacaktı.
Polisler gelip ellerini kelepçelediler ve onu hücre-
den çıkarttılar. Vatan Emniyet Müdürlüğünün arka ka-
pısından çıkarak bir minibüse bindirdiler. Minibüsün
içinde altı yedi tane sivil polis vardı. Çok geçmeden
araba hareket etti. Araba Vatan Emniyet Müdürlüğün-
den çıkıp Vatan Caddesine girdiğinde polislerden biri
Ali’ye dönerek;
-İyi bak dışarıya, belki de İstanbul’u son görüşün
olacak. Camı da biraz aralıyım mı? Kokusunu da almak
istersin belki. Ulan salak, bu güzelim şehri bir daha nah
350