Page 396 - Risale-i Nur - Sözler
P. 396
398 SÖZLER
getirsin, Onun taklidini yapsın!. Evet, bu dünyayı san'atlarıyla zînetlendiren
bir San'atkârın, san'atını istihsan eden İnsanla konuşmaması muhaldir.
Mâdem ki, yapar ve bilir; elbette konuşur. Mâdem konuşur, elbette konuş-
masına yakışan Kur'andır. Bir çiçeğin tanziminden lâkayd kalmayan bir
Mâlik-ül Mülk, bütün mülkünü velveleye veren bir Kelâma karşı nasıl
lâkayd kalır? Hiç başkasına mal edip hiçe indirir mi?
Beşinci Lem'a: Kur'anın Üslûb ve Îcazındaki Câmiiyet-i Hârikadır.
Bunda "Beş Işık" var.
Birinci Işık: Üslûb-u Kur'anın o kadar acib bir cem'iyeti var ki, birtek
Sure, Kâinatı içine alan Bahr-i Muhit-i Kur'anîyi içine alır. Birtek Âyet, o
Surenin Hazinesini içine alır. Âyetlerin çoğu, herbirisi birer küçük Sure,
Surelerin çoğu, herbirisi birer küçük Kur'andır. İşte şu, İ’cazkârane Îcazdan
büyük bir Lütf-u İrşaddır ve güzel bir teshildir. Çünki herkes, her vakit
Kur'ana muhtaç olduğu halde, ya gabavetinden veya başka esbaba binaen
her vakit bütün Kur'anı okumayan veyahut okumaya vakit ve fırsat
bulamayan adamlar, Kur'andan mahrum kalmamak için, herbir Sure, birer
küçük Kur'an hükmüne, hattâ herbir uzun Âyet, birer kısa Sure makamına
geçer. Hattâ Kur'an Fatiha'da, Fatiha dahi Besmele'de münderic olduğuna
Ehl-i Keşif müttefiktirler. Şu Hakikata Bürhan ise, Ehl-i Tahkikin İcmaıdır.
İkinci Işık: Âyât-ı Kur'aniye, Emir ve Nehy, Va'd ve Vaîd, Tergib ve
Terhib, Zecr ve İrşad, Kısas ve Emsal, Ahkâm ve Maarif-i İlâhiyye ve
Ulûm-u Kevniye ve Kavanin ve Şerait-i Hayat-ı Şahsiye ve Hayat-ı
İçtimaiye ve Hayat-ı Kalbiye ve Hayat-ı Maneviye ve Hayat-ı Uhreviye
gibi umum Tabakat-ı Kelâmiye ve Maarif-i Hakikiye ve hacat-ı beşeriyeye
ِ
ِ
ِ
delalatıyla, işaratıyla câmi' olmakla beraber, َتئش َاملَت َ ئ َ شَا َ مَذ َ خ ْ yâni,
ْ
ْ
ن
"İstediğin herşey için Kur'andan her ne istersen al" ifade ettiği mâna, o
derece doğruluğuyla makbûl olmuş ki, Ehl-i Hakikat mabeyninde durub-u
emsal sırasına geçmiştir. Âyât-ı Kur'aniyede öyle bir Câmiiyet var ki, her
derde deva, her hacete gıda olabilir. Evet, öyle olmak lâzım gelir. Çünki
daima terakkiyatta kat'-ı meratib eden bütün Tabakat-ı Ehl-i Kemalin
Rehber-i Mutlakı elbette şu hâsiyete mâlik olması elzemdir.
Üçüncü Işık: Kur'anın İ’cazkârane Îcazıdır. Kâh olur ki, uzun bir
silsilenin iki tarafını öyle bir tarzda zikreder ki, güzelce silsileyi gösterir.