Page 58 - Yürüyüş Dergisi 60. Sayısı...
P. 58
müdahale edebiliriz." der. Kısa bir süre sonra iğne yapma, beklemek zorunda kaldığında, zamanını kendi gelişimi için de-
pansuman, dikiş atma, serum takma gibi ilk etapta yapılabilecek ğerlendirir. "Bıktım, usandım, yeter" sözleri ağzından çıkmaz.
her şeyi öğrenir. Onunla birlikte diğer yoldaşları da öğrenir. Sabırla göreve başlayacağı günü bekler. Kendini hep askeri alana
Sonra Muharrem kaldığı bölgeden başka bir bölgeye getirilir. hazırlamıştır. Bunu hem teorik hem de pratik yönleriyle ele alır.
Devrimci yaşamdan önce konfeksiyon makinacılığı yapmıştır. Eline geçen silahları söker, takar, temizler. Silahı en ince
Yeni kalacağı evin de konfeksiyon atölyesi vardır. Muharrem ayrıntılarına kadar öğrenmeye çalışır. Diğer yandan şifre, bomba,
boş durmaz, çalışmaya başlar. yeraltı kuralları, tip değiştirme vb. çalışmalar yapar.
Sahiplenme Muharrem'de doğal bir yandır. O mutlaka olum- Parti'sine, yoldaşlarına güvendiği kadar kendine de güvenlidir.
suzlukları aşmak için bir çare bulur. Kendisini geliştirirken yol- Güven konusunda şöyle der; "Eğer yoldaşlarına, partine güve-
daşlarını da geliştirir, hem bir öğrenci, hem de öğretmendir. Boş niyorsan kendine de güveniyorsun demektir. Eğer bir güvensizlik
durmaz olanak yaratır, yeni yeni bir şeyler bulur, Parti'ye sunar. olayına tanık olursan, üzerinde düşünmek gerekir. Güvensizliği
Bir yoldaşının eski alışkanlıklarını veya eski tarza göre bir iş sergileyen kişi kendine güvenmiyordur. Dolayısıyla da yaptığı işi
yaptığını gördüğünde "Artık bunu böyle yapamayız. Bizim için başarıyla tamamlayamaz”.
geri bir yöntemdir. Biz Parti olduk. Bunun hakkını vermeliyiz" Gültepe'de şehit düşen genç yoldaşı Ali Ertürk ısrarla
şeklinde eğitmeye çalışır. Bir eylemi, Parti'ye ait bir malı, bir birliklerinin adının Muharrem Karakuş olmasını istemişti. "Mu-
şehit ailesini kısacası savaşa ait ne varsa sahiplenir; kendine ait harrem Komutan gibi, mermim bittiğinde düşmanın üzerine zafer
ne varsa paylaşır. sloganlarıyla yürüyeceğim" demişti Ali.
Tutsak yoldaşlarının ihtiyaçlarına karşı hassasiyeti herkes Muharrem de Ali gibi, Esmalar’ın, Eyüphanlar’ın şehit düş-
için eğiticidir. Tutsak yoldaşlarının videoya ihtiyacı olduğunu mesinden etkilenmişti. Eyüphan'ın yeğeniydi o. Askerden kaç-
duyar. Evindeki kendine ait videoyu tutsak yoldaşlarına gönderir masının nedenini “Esma'nın işkencedeki çığlıklarını her gece
hemen. “Onları biz düşünmezsek kim düşünecek?” der. Yani duyar gibi oluyordum. Ağzından salyalar akan işkenceciler
Muharrem savaşımızın her cephesini düşünür, sahiplenir. Bir Esma'ya yeniden saldırıyorlardı. O işkencenin en ağırına katlanmış,
yoldaşının sürekli aynı kıyafetleri giydiğini gördüğünde ona tecavüze uğramış ama onurunu teslim etmemişti. Duvara yazdığı
kıyafet ayarlar, verirken de yine yoldaşını eğitir. “Hep aynı DS imzası hiç gözümün önünden gitmiyordu. Oysa ben aynı iş-
kıyafetle dolaşırsan takip edilmen kolaylaşır” diyerek uyarır yol- kencecilerin düzenine hizmet ediyordum. Daha fazla dayana-
daşını. mazdım” sözleriyle anlatır. Ve Muharrem, Esmalar’a, Eyüphanlar’a
Sabırlı olmak denildiğinde Muharrem akla gelir. Uzun süre layık bir biçimde şehit düşer.
DAĞLAR CEPHE’SİZ OLMAZ 6 Nisan 2016'da Çayan Gün (Haydar) Kürt halkının hesabını
düşman kuşatmasında silahının son mer- sormak için; kefensiz
YİĞİT TÜFEKSİZ OLMAZ misine kadar çatışarak şehit düştü. ve mezarsız bıraktığı-
Çayan GÜN: 30 Mart günü, Dersim Çayan adını Kızıldere’de ölümsüzleşen nız her bir insanımızın
Merkez’de oligarşinin sadık bekçileri olan Mahir Çayan’dan almış ve tıpkı Mahir hesabını sormak için;
Valiliğe yönelik eylemde Onur Polat gibi O da halkının kurtuluşu, vatanının binlerce kez ahını al-
yoldaşımız fedayla şehit düştü. Düşman özgürlüğü ve sosyalizm için, devrim için dığınız, kan kustur-
30 Mart eyleminin ardından korkusunun silahını kuşanıp emperyalistlere ve faşistlere duğunuz Anadolu hal-
ne kadar büyük olduğunu gösteriyordu. karşı savaşarak şehit düştü. Dersim dağları kının hesabını sormak
Aradan bir hafta geçti ve bu kez yoldaşla- bir kahramanımızı daha bağrına bastı. için; Dersim’deki ey-
rımız düşmanla karşı karşıya geldi. Düşma- Umut kanımızın bu topraklarda boy veriyor. lemi gerçekleştirdik.
Çayan adını Mahir Çayan'dan aldı. O 30 Mart-17 Nisan Parti’mizin Kurulu-
nın kuşatması altında teslim olmama ge-
ada layık olarak yaşadı ve o ada layık bir şunu Kutlama ve Devrim Şehitlerini Anma
leneğinin sürdürücüsü olarak Çayan Gün
yoldaşımız şehit düştü. şekilde şehit düştü. Günlerinde, Parti-Cephe’mizin 22. Yılını
Çayan gerilla savaşımızı büyütme ve kutluyor, tüm şehitlerimizi bağlılıkla anıyor
Ç ayan yoldaşımız çalışkan, emekçi,
yayma kararlılığını her defasında belirtirdi. ve selamlıyoruz.
gözükara bir yoldaşımızdı. Uzun yıllar
Gerilla olma isteği yıllardır vardı Çayan'da. Bu eylemimizle Parti-Cephe’mizi ve
gerilla özlemiyle yanıp tutuştu.
Sabırla bekledi bu düşünü gerçekleştirmek tüm şehitlerimizi selamlıyoruz!” dedi.
Gerilla onun için başkaydı, hele de
için. Dağlara çıkmak, hele hele Dersim'e Onur Polat (Tarık) Dersim dağlarına
Dersim dağlarında olmak, bu toprakları
çıkmak ve gerilla olmak isteği ve düşünce- çıkmaya hazırlandığı günlerde “Şimdi se-
arşınlamak en büyük özlemiydi. Bunun
siyle doluydu. Bu coşku, bu heyecan ninle baş eğmez, isyankar dağlarda hesap
için tüm emeğini, özverisini ve çabasını yüreg ̆ine sığmıyordu. Ve gün geldi, Çayan sorma, defter dürme zamanıdır...
büyüterek hayalini kurduğu dağlara, Der- yoldaşlarıyla o çok istediği Dersim dağla- Şimdi bu baş eğmez, isyankar dağlardan
sim'e koştu. Artık o bir Cephe gerillasıydı rına çıktı. sesinin yankılanma zamanıdır...
ve tüm zorluklara göğüs gerecek inanca, Onur POLAT: 30 Mart 2016 tarihinde Şimdi bu baş eg ̆mez isyankar dağlarda
umuda sahipti. Çayan uzun yıllar köyde Tunceli Valiliği’ne gerçekleştirdiği feda adalet zamanıdır... Şimdi bu baş eğmez ve
yaşadığı için doğaya rahat uyum sağlıyordu. eyleminde şehit düştü. DHKC Dersim İb- is- yankar dağlarda yıldızlı berelilerin,
Yoldaşları onun ic ̧in “Bazen ona çok rahat rahim Erdoğan Kır Gerilla Birliği Komu- UMUDUN ADI'nın zamanıdır...
yürüdüğü, koşarcasına kayalıkları aştığı tanlığı yap-tığı açıklamada eylemi “Kat- Ve artık kleşim! Şimdi bu baş eğmez
için ‘dağ keçisi’ diyordu. Zazacayı iyi lettiğiniz Günay Özarslan’ın; katlettiğiniz ve isyankar dağlardan "Wes bo edeleti
bilir, Kürtçeyi anlardı. Onda ayrı bir özellik Dilek Doğan’ın; katlettiğiniz Çiğdem Yakşi Ometi!", "Wes bo Serdarema Dursun Ka-
ise esprili ve samimi olmasıydı” diye an- ve Berna Yılmaz’ın hesabını sormak için; rataş!, "Wes bo DHKP-C" sloganlarının
latıyorlardı. vahşet uyguladığınız, kıyımdan geçirdiğiniz yankılanma zamanıdır...” diye yazmıştı.