Page 56 - Yürüyüş Dergisi 67. Sayısı...
P. 56

“Doğu sorunu ancak devrimci yoldan çözüme bağlanabilir.
                                                                         Bu devrimci iktidar uğruna Türk ve Kürt devrimciler, bütün
                                                                         yurtseverler omuz omuza çalışmalıdırlar. Halkların var olan
                                                                         gerçek kardeşliği geliştirilmeli, baş düşman emperyalizme
                                                                         karşı mücadele edilmeli ve uyanık olunmalıdır. Tek doğru yol
                                                                         budur. Yoksa hangi saflarda olursa olsun burjuva şovenizmine
                                                                         düşmek, emperyalizmin oyununa gelmektir, bölücülüktür.”
                                                                                                                   Hüseyin Cevahir
                      28 Mayıs - 3 Haziran
                                                                                      Tahsin ELVAN:
                             Hüseyin CEVAHİR:                                         1960 Trabzon doğumludur. Devrimci hareketin
                             Cevahir, yoldaşları Mahir ve Ulaşʼla                  12 Eylül Cuntası’na karşı direnişini örgütlemeye
                          birlikte THKP-Cʼnin kurucu ve önder                      çalışan kadrolarındandı. Çeşitli mahallelerden so-
                          kadrolarından biriydi. Önder kadrolar                    rumluydu. Cunta hüküm sürerken, İstanbul polisinin,
                          olarak, THKP-Cʼnin  yaratılmasında,                      “Onu öldüreceğiz” diye gönderdiği haberlere meydan
                          halk kurtuluş savaşının başlatılmasında      Tahsin Elvan  okuyarak, şehit düştüğü tarihe kadar kavgayı sür-
                          ve devrimci hareketin o dönem tarihinin                  dürdü. 1 Haziran 1982’de İstanbul Maslak’ta girdiği
                          her aşamasında birliktedirler. Birbirle-   çatışmada şehit düştü.
             Hüseyin Cevahir
                          rinden ayrı zaman ve mekânlarda, fakat
          aynı direniş geleneğinin yaratıcısı olarak ölümsüzleştiler.                                          Sinan Cemgil,
          Cevahir, 1970 Aralık’ında oluşturulan 11 kişilik Geçici                                              Kadir Manga,
          Genel Komite’nin üyelerinden biriydi. Genel Komite’de                                                Alpaslan Özdoğan:
          yapılan ilk işbölümünde Kürdistan sorumluluğunu üst-                                                    12 Mart cuntasının
          lenmişti... 17 Mayıs 1971’de İsrail’in İstanbul Başkonsolosu                                         baskı ve terörüne karşı
          Efraim Elrom’un kaçırılması eyleminde de yoldaşları                                                  silahlı mücadeleyi ge-
          Ulaş Bardakçı ve Mahir Çayan’la birlikteydi. İşte bu         Sinan Cemgil  Kadir Manga  Alpaslan Özdoğan  liştirme kararı alan
          birliktelikten bize “Mahir Hüseyin Ulaş, Kurtuluşa Kadar                                             THKO kadro ve savaş-
          Savaş” sloganı miras kaldı. 1 Haziran 1971ʼde İstanbul     çılarıydılar. Sinan Cemgil THKOʼnun kuruluşunda yer alan önder
          Maltepeʼde, bir evde yoldaşı Mahir Çayanʼla birlikte       kadrolardandı. 12 Mart darbesinin ardından bir grup olarak Adıyaman
          kuşatıldı. Teslim ol çağrılarına verdikleri cevap, devrimci  bölgesindeki Nurhak dağlarına çıktılar. Buradan gerilla savaşını
          hareketin geleneklerinden biri oldu. Direniş sonucunda     geliştirmekti amaçları. 31 Mayıs 1971ʼde oligarşinin askeri güçleri
          Mahir yaralı olarak ele geçirilirken, Cevahir düşüncelerini  tarafından kuşatıldıklarında teslim olmayarak çatışmaya girdiler.
          ve eylemini bizlere yadigâr bırakarak şehit düştü.         Cemgil, Manga ve Özdoğan bu çatışmada şehit düştüler.


                                                      Nazım HİKMET (3 Haziran 1963), Orhan KEMAL (2 Haziran 1979),
                                                      Ahmet ARİF (2 Haziran 1971):
                                                      Nazım Hikmet, Orhan Kemal ve  Ahmet  Arif, kalemlerini emekçi halkın, işçi
                                                   sınıfının hizmetine veren sanatçılardı. Yazdıkları tüm eserlerinde, halkı aydınlatmayı
                                                   amaçladılar; emekçileri sosyalizm mücadelesine çağırdılar. Bunun bedeli ülkemizde
                                                   baskılar, zulümlerdi. Bunun bilincindeydiler. Bu bilinçle hareket ettiler. Ve baskıların,
            Nazım Hikmet  Orhan Kemal   Ahmet Arif  saldırıların hedefi oldular. Yaşamları sürgünlerde, hapislerde, yokluk, yoksulluk içinde
                                                   geçti. Buna rağmen yazdıklarından, düşüncelerinden vazgeçmediler. Kalemlerini bur-
          juvaziye teslim etmediler. Arkalarında onurlu bir tarih ve halkı aydınlatmaya devam edecek eserler bırakarak ölümsüzleştiler.



                          Anıları Mirasımız                                 Gözaltılar, tutuklamalar birbirini izliyordu. Mahir ve


                                                                         Hüseyin işte bu kovalamaca içinde Maltepe’de polisle karşı
              MALTEPE DİRENİŞİ                                           karşıya geldiler. Adlarına “fruko” denilen toplum polislerinin
                                                                         peşlerine takılması üzerine onlarla çatışarak çekilmeye çalıştılar.
              YER: İstanbul Maltepe
                                                                         Ancak bu arada çevirme genişlemişti. Kuşatmayı yaramaya-
              TARİH: 1 Haziran 1971
                                                                         caklarını düşünen Mahir ve Hüseyin bir evin balkonundan
             “BURASI İSTANBUL MALTEPE...”
                                                                         içeri girdiler.
             İsrail Başkonsolosu Efraim Elrom THKP-C tarafından ce-
                                                                            Küçükbağ Sokağı’ndaki 8 numaralı ev, o andan itibaren
          zalandırılmıştır. Tarih 71’in 22 Mayıs’ıdır. Elrom eylemi; em-
                                                                         51 saat boyunca sürecek bir direniş ve çatışmaya sahne ola-
          peryalizme, siyonizme karşı büyük bir darbeydi. Oligarşi ey-
                                                                         caktı.
          lemden sonra yoğun bir operasyon başlattı.
                                                                            Evin alt katında kadın ve çocuklar vardı. Burada oturanların
   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60