Page 13 - SİÜBASIN
P. 13
Şehir ve Beden Siyaseti: Orta Doğu’da Demokrasinin
Dostları ve Düşmanları
AK Parti Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay’ın konuşmacı olduğu “Şehir ve Beden Siyaseti: Orta Doğu’da Demokras-
inin Dostları ve Düşmanları” konulu konferans düzenlendi. Üniversitemiz İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen
etkinliğin açılış konuşmasını Rektörümüz Prof. Dr. Murat Erman gerçekleştirdi.
Yerel seçimlere gidilirken biraz şehir üzerine düşünmeyi teklif eden Yasin Aktay konferans dizisine neden şehir ve beden siyas-
eti adını koyduklarını şu sözlerle ifade etti. “ Şehir üzerine düşünmek insan üzerine düşünmektir. Şehir sadece bir sığınak ya da
barınak değildir. Şehir bir ilişkiler ağının medeniyet programının hayata geçtiği yerdir. Sadece yapı mimarisi değil davranış mi-
marisidir. Beden siyaseti size yabancı gelebilir fakat bazı felsefeciler sosyologlar toplumu bir organizmaya benzetirler bir vücut
olarak toplum ve vücudun azaları olan insanlar olarak. Nasıl ki bir organımız hasta olursa bedenimiz bütün olarak bu ağrıyı
hissederse, ya da bu organların birbiriyle uyumlu çalışması sıhhat belirtisi ise şehir hayatındaki insanlar içinde bu böyledir.
Şehir hayatı, köy hayatından farklıdır. Şehirde kimse tek başına var olamıyor. Fırıncılar bir gün ekmek çıkarmazsa kimse kendi
ekmeğini yapamıyor. Şehir hayatında herkesin bir diğerine ihtiyacı var. Bu yüzden birbirimize borçluyuz, bu borcun farkında
olmalıyız. İnsanlar birbirlerine karşı kendini borçlu hissetmezse medeni olamazlar. Toplumdaki farklılıkları nasıl görüyor nasıl
değerlendiriyoruz. Şehrin daha yaşanabilir olması için neler yapıyoruz. Şehir yaşantısı içinde bir diğerinin varlığına ve haklarına
ne kadar saygı gösteriyoruz. Kısaca şehre karşı borcumuzu ne kadar hatırda tutuyoruz ne kadar doğru seçimler yapma gayreti
içindeyiz bunu sormamız gerekiyor.” diyerek konferansın demokrasi ayağında ise Batı’nın ikiyüzlü ve ikircikli davranışlarının
üzerinde durarak:
“Firavun’un karşısında yeni Musa’lara ihtiyaç var sizler buna namzetsiniz.”
“Biz hep uğraşıp didindik İslam ve demokrasi uyuşuyor mu? diye ispat etmeye ama asıl soru şu Batı gerçekten bunu istiyor
mu? Ne zaman İslami bir hareket meşru seçimlerle iktidar olsa bir müdahale ile karşı karşıya kalınıyor. Cezayir’deki İslami
partiyi 200.000 insanın ölmesi pahasına darbe ile indirdiler. Mısır’da bunun tipik bir örneği Sisi’nin Mısır’da yaptıklarına, 3 bin
insanı gözünü kırpmadan katletmesine ses çıkarmadılar buna darbe bile demediler. Avrupa ülkeleri bu kadar iki yüzlüdür. İnsan
hakları demokrasi gibi değerler Batı için acıkınca çıkarıp yedikleri putlar gibidir. Batılılar bu kavramları menfaatlerine uygun
zamanlarda seferber edip dile getirirler sadece. Batılılar Ortadoğu’da demokrasinin gelişmesini istemiyor aksine boğmaya
çalışıyorlar. Ortadoğu’da demokrasinin gelişmesinin önündeki engeller sadece Batılılar değil içimizden de düşmanlarımız var.
Dünyaya adil bir düzen, adil bir dağılım lazım. Beşten büyük olan bu dünya düzeni yeniden organize edilmek zorunda. Biz
bunun gayreti içindeyiz Firavun’un karşısında yeni Musa’lara ihtiyaç var sizler buna namzetsiniz.” dedi.
Program toplu fotoğraf çekimi ardından son buldu.
SIUBASIN 9 SIUBASIN 10