Page 49 - Yürüyüş Dergisi 48. Sayısı...
P. 49

Görüşme taleplerimizi bile kabul etmediniz.” dedim.  olan kitap hakkımızı (10 kitap sınırı var) gasp etmek
           Kusma belirtileri ve öksürük devam ediyordu. Ortada  oldu. Buna göre içeri alınan karikatür, kültür-sanat, bilim
           doktor yoktu. Beni hücreye geri götürün, arkadaşlarımın  dergileri de kitap sınırına dahil olacakmış. Yani böylece
           yanına dedim. Herhangi bir sorun yok diye yazılı bir  halihazırdaki sınırı iyice geri çekmiş oluyorlar. Bunun
           kâğıt imzalamamı istediler. Kabul etmeyince geri götür-  dışında bir de mektuplarımız üzerindeki sansür ve en-
           mediler. Hastaneye sevkimi çıkarttılar. Silivri Hapishanesi  gelleme kararı hat safhaya ulaşmış durumda. Öyle ki 10
           Kampus Hastanesi’ne götürdüler. Bir kadın doktor vardı.  mektubun 9'u sansürlenip engellenir durumda. 5 ay
           Ensemdeki ve vücudumdaki yaraları gösterdim. Çok  sonra verilen, kaybedilen mektuplarımız var.
           kötü kusacak gibi öksürdüğümü görünce göğüs filmine
                                                               Bizler de doğal bir hak olarak bu keyfiliği, hukuk-
           ardından göğsüme kablolar takarak bir test daha yapıldı.
                                                            suzluğu protesto etmek amacıyla 22 Aralık günü kapıları
           Adını bilmiyorum. Tansiyonumu ölçtüler ve kan aldılar.
                                                            dövme eylemi yaptık. 10 dakika boyunca hücre ve ha-
           Oradan da Silivri Devlet Hastanesi acil servisine kaldı-
                                                            valandırma kapılarını dövecektik. Ancak son dakikalara
           rıldım. Orada tomografi çekildi. Akşam 21.00’da testler
           temiz denildi. Bizimle gelen gardiyanlardan biri ben de  doğru havalandırmada tek olan Umut (Gündüz Altun)
           oradaydım bir şey olmadı dedi. “Tabi” dedim, yaraları  isimli arkadaşımızı 15-20 gardiyan ite kaka içeri soktular.
           gösterdim. “Biz kendi kendimize yaptık, bunları kim  Müdahale etmeye kalmadan beni de kollarımı geriye
           yaptı” diye sordum. Askerler de vardı cevap vermeden  doğru bükerek hızlıca yere çarptılar. Tekme tokatlar, ha-
           gitti. Akşam 21.30 gibi hapishaneye geri getirdiler. Bu  karetlerle dayak atmaya başladılar. Bir yandan kafamı
           arada ne bir ilaç verildi ne de yaralarıma müdahale  bastırıp diğer arkadaşlarımı görmemi engellerken, bir
           edildi. Ensemdeki yarayı söyledim de pansuman yaptılar.  yandan da ters plastik kelepçe taktılar. Bir süre dayak
           Yoksa kimsenin ilgilendiği yoktu.                attıktan sonra yüzü koyun yere yatırıp başıma ve belime
              Şimdi aşırı öksürmekten boğazlarım kötü durumda,  bastırdılar. bu sırada ayaklarımı kaldırıp falaka diye
           sesim kısık ve hırıltılı çıkıyor. Hastanede de doktorlara  tabir edilen işkenceyi uyguladılar. 8-10 defa ayaklarıma
           söylemiştim öksürürken göğüs ağrısı var. Şimdi ara ara  çekpas sopası ile vurarak sopayı parçaladılar. Hızlıca
           öksürüyorum. Ensemde boydan boya, boyun sağ yan ta-  koluma girip koridorda sürükleyerek "süngerli hücreye"
           rafına kadar uzanan uzun bir çizik var. Arkadaşlar yan  fırlattılar. Ayaklarımın ağrısından üzerine basamıyordumn.
                                                                                                              Sayı: 48
           tırnakla yırtılmış ya da bir şeyle vurulmuş diyorlar. Ba-  Orada Umut’u benden önce getirmişledi. Aynı işlemi
           caklarım da bayağı çizikler, sıyrıklar var.  Sırtımın her  ona da yapmışlar, falaka yapmışlar. Ayağa kalkamıyordu.  Yürüyüş
           tarafında ağrılar var. Ağrılar henüz geçmiş değil, yaralar  Yan taraf süngerli hücrede F. Özgür Aydın ve Şerif Tu-  7 Ocak
                                                                                                                2018
           da henüz kapanmadı. Diger arkadaşları revire dahi çı-  runç’u da getirdiklerini seslerinden anladık ve durumlarını
           kartmamışlar. Onların durumu da aşağı yukarı aynı.   sorduk. Şerif abi kusuyordu, onu apar topar revire gö-
              İdare bu saldırıyla haklarımızı talep etmekten vaz-  türmüşlerdi. Bizi de 10 dakika bekletip hiçbir şey
           geçmemizi istiyor. Çözüm üretmek yerine işkence yaptılar.  olmamış gibi "kibar" davranarak çıkardılar.  Koridorda
           Sorunların böyle çözülmeyeceğini biliyorlar aslında  kitap yayın hakkımızı istediğimizi sesli şekilde anlatarak
           bizim de vazgeçmeyeceğimizi. Sevgi ve Selamlarımla   gelirken 2. müdür olduğnu düşündüğüm takım elbiseli
           ŞERİF TURUNÇ                                     şahısları gördüm. Onlara dönerek bu falakanın sorumlusu
           Silivri 9 Nolu Hap.                              sizsiniz, kitap hakkımızı gaspettirmeyeceğiz" dedim.
              EK, Kusura bakmayın en önemli kısımlarından birini  "Sus lan sus" gibi pişkince bağırdı. Beni getiren gardiyan
           unutuyordum. Benimle aynı hücrede kalan Hasan’la  boğazımı sıktı. onunla tartıştık. Haklarını isteyen insanlara
           Umut’a süpürge sopasıyla kırılana kadar “Falaka”  saldırmanın insanlığa aykırı olduğunu söyledik. Bu
           işkencesi yapmışlar. İki gün yürümekte zorluk çektiler  şekilde hücreye getirildim. Benden hemen sonra Umut
           bayağı.  Yani 12 Eylül cunta yıllarındaki  işkenceleri  getirildi. şerif abinin hastaneye kaldırıldığını sonradan
           burada yaşıyoruz.                                öğrendik. Yerden sopa parçalarını topladık sopamızı da
                                                            çalmışlardı.

              TUTSAKLARDAN-2:                                  Benim kafamın sağ ön tarafında şişlik, sol kulağımda
                                                            ve kafamda sol arka tarafında şişlik vardı. Kollarımda,
              Size 22 Aralık günü yaşadığım işkenceyi anlatmak
                                                            bacaklarımda sıyrıklar ve morluklar vardı.
           istiyorum. Hapishane idaresi birçok hakkımızı gasp
           ediyor, keyfi yasaklamalarla hukuk tanımaz kararlar alıp  HASAN FARSAK
           uygulamaya çalışıyor. En son "icraatları" zaten sınırlı  25.12.2017 Silivri 9 Nolu Hap.

                                Dergimizin 48. sayısının yayınlandığı 7 Ocak 2018 günü;
                            *KEC- Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevlerinin 305. günündeler
                                             *Yüksel Direnişi 425. gününde
                                     *Esra Özakça açlık grevi direnişinin 230. gününde
                                     *KEC- Düzce Alev Şahin direnişinin 314. gününde
                 *Mehmet Güvel açlık grevinin 190. gününde - *Feridun Osmanağaoğlu açlık grevinin 147. gününde

                                                                                                               49
                                         FAŞİZMİ YENECEĞİZ!
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54