Page 36 - keşf-i istanbul dijital
P. 36
zamanı 7000m alanı kaplayan bir yer Türbesinin bitişinde bir tane daha
içine yapılmıştır. Bu hisar yaklaşık mezarlık vardır. Civardaki eserlerin
600 asker istihdam etme kapasitesine çoğu Abdulmecid zamanında
sahiptir. Bu hisarın ortasından da bir yapılmadır. Caminin yanındaki demir
kubbede yatan kişi ise Mısr Prensi
yol geçiyor. Bu sonuç bize gösteriyor Fatma Hanım’dır. Ardından 300m
ki Otağ Tepeyle bir bağlantısının ileride bulunan Doğancılara gittik.
olduğu sonucunu ortaya koyuyor. Burada Doğancılar Parkı vardı ve bu
Türkler’in yerleştiği bir mahalle parkta Osmanlı zamanı “doğanların”
kültürünü de yansıtıyor. Hisarın yetiştirildiği parktır. Bu semtin ismi
içinde namazgah bile var. Hisarın buradan gelmektedir. Parkın hemen
kapısı eğik ve yana doğru başını yanında Hacı Ahmet Paşa Camii ve
birde yanında türbe vardır. Hacı
eğerek giriyorsun. Amaç düşmanın Ahmet Paşa ise padişahın av
hisara girmesini zorlaştırmak. arkadaşıdır. Bir rivayete göre Mimar
Buranın hemen 10m sonra ilerisinde Sinan’ın eseri olduğu
İsmet İnönü’nün saraya karşı aldığı söylenmektedir. Çünkü cami ve
yalı var. Burdan sonrada son durak türbe sekizgen şekilde yapılmıştır.
Büyük Çamlıca Camii. Bu camide Doğancılar Park’ı aynı zamanda
Hazarfen Ahmet Çelebi’nin Galata
bir mesaj var. İstanbul’un en yüksek Kulesi’nden uçup indiği parktır.
tepesine cami yapmak. Burada ki Daha ilginç olanı ise parkın tam
mesaj gayet güzel. Tabi anlaya karşısında Nasuh Dede Türbesi
bilene… Tavanı 34 metrekareyle Kadir Mısıroğlu’nun vaaz ettiği yer
yapılmış Osmanlı mimarisi örnek ve mezarı bulunmaktadır. Kadir
alınmış bir cami. İlk cenaze namazı Mısıroğlu’na bir Fatiha okudukve
kılınan kişi ise Üstad Kadir yolumuza devam ettik. Doğancılar’ın
yukarasına çıktığımızda Zafer Hoca
Mısıroğlu’dur. Böyle bir camide bize bir yer gösterdi. Burasının
onun cenaze namazının kılınması da Osmanlı zamanında cezaevi
güzel her şey açık ve net. Daha sonra olduğunu söyledi. Buradan
ikindi namazımı ede ettik. Tatlı bir ilerlediğimizde boğazı
yorgunlukla yurdumuza döndük. çınar ağacının Osmanlı’da İslam’ı
temsil ettiğine dair bilgiler edindik.
Bu sefer tarihi hatırlamıyorum Bu camii “Selatin Camii” olup
padişahın eleştirisi üzerine sütunlar
ama hatırladığım tek bir şey var o da inceltilmiştir. Caminin hemen
günlerden Perşembe ve Keşf-i yanında Selimiye Kışlası vardır. 3
İstanbul dersi olmasıydı. Bugün Selim zamanı Cuma Selamlığı
buradan yapılmaktadır. Barok ve
Buroko tarzı bir camiidir. Bu da bize
