Page 241 - 014 IMAN VE KUFUR MUVAZENELERI YENI.indd
P. 241

YİRMİDOKUZUNCU  LEM'A                                               241





                rûhî olan letâifi ile o sofralardan istifade ediyor. Dalâlet naza-
                rında ise, zevi'l-hayatın dâire-i istifadesi küçülür, maddî lezzetle-
                re münhasırdır.
                   Îmân nazarında, semâvât ve arzı ihâta eden bir dâire kadar te-
                vessü' eder. Evet, bir mü'min, güneşi kendi hânesinin damında
                asılmış bir lüküs; kameri bir idare lambası addedebilir. Bu itibarla
                şems, kamer kendisine bir ni'met olur. Binâenaleyh mü'min olan
                zâtın dâire-i istifadesi semâvâttan daha geniş olur. Evet Kur'ân-ı
                Mu'cizü'l-Beyân
                                               َ ْ
                                                              ُ َ َ
                                                        َ
                           ُ َ َ
                    ﴾...     َ  ّ   َ  َو  ﴿ ﴾ َ َ   اَو  َ  ْ  ّ   ا     َ  ّ   َ  َو  ﴿
                                                             ُ
                         ُ
                                   ﴾   ْ  َ  اَو ّ َ  ا  ِ    َ  ...﴿
                                               ْ
                                         ْ
                                     ِ
                                             ِ
                âyetlerin belâğatı ile îmândan neş'et eden  şu hàrika ihsânlara,
                in'âmlara işâret ediyor.
                   Yedinci Nokta: Nur-u îmân ile bilinir ki: Allah’ın varlığı bütün
                ni'metlerin fevkınde öyle büyük bir ni'mettir ki; sonsuz ni'metlerin
                envâ'ını, nihâyetsiz ihsânların cinslerini, sayısız atiyyelerin sınıf-
                larını hâvî bir menba', bir kaynaktır. Binâenaleyh, zerrât-ı âlemin
                adedince îmân ni'metlerine hamd ü senâ etmek bir borçtur. Risale-i
                Nurun eczâsında bir kısmına işâretler yapılmıştır. Maahazâ îmân-ı
                Billâh’tan bahseden Risale-i Nurun cüz'leri, bu ni'metten perdeyi
                kaldırarak gösteriyor.
                   “ Elhamdülillâh ” lâm-ı istiğrakla işâret ettiği umum hamdler
                ile hamdedilmesi lâzım olan ni'metlerden birisi de, Rahmâniyet
                ni'metidir. Evet Rahmâniyet, zevi'l-hayattan rahmete mazhar olan-
                ların sayısınca ni'metleri tazammun etmiştir. Çünkü: Bilhassa in-
                san, herbir zîhayatla alâkadardır. Bu itibarla insan her zîhayatın
                saâdeti ile saidleşir ve elemleri ile müteessir olur. Öyle ise herhangi
                bir ferdde bulunan bir ni'met, arkadaşlarına da bir ni'mettir.
                   Ve kezâ vâlidelerin  şefkatleri ile ni'metlenen çocukların sa-
                yısınca ni'metleri tazammun edip ona göre hamdlere, senâlara
   236   237   238   239   240   241   242   243   244   245   246