Page 2 - hutbeler
P. 2

İLİ           : GENEL                                           Tevhit,  Allah’ın  birliğine  imandır,  Allah’ın
     TARİH    : 04.11.2016                                     vahdaniyetini  ikrardır.  Kur’an-ı  Kerim  bir  tevhit
                                                               kitabıdır.  Bütün  peygamberler  ve  Hatemü’l-Enbiya
                                                               Muhammed  Mustafa  (s.a.s),  bir  tevhit  peygamberidir.
                                                               Allah’ın  bize  farz  kıldığı  bütün  ibadetler;  namazımız,
                                                               orucumuz,  haccımız,  kurbanımız,  zekâtımız,  her  biri
                                                               birer tevhit eylemidir.
                                                                     Kıymetli Kardeşlerim!
                                                                     Tevhitten  sonra  en  büyük  temel  ilke  vahdettir,
                                                               müminler  arasında  birliktir.  Birlik  olmadan  ümmet
                                                               olmaz, ümmet olmadan tevhid olmaz. Tevhid ve vahdet
                                                               olmadan  da  Yüce  Rabbimizin,  şu  âyet-i  kerimesinin

                                                               gayesi  gerçekleşmez:  “Siz,  insanlar  için  var  kılınmış
          ÖRNEK ÜMMET OLABİLMEK                                en  hayırlı  ümmetsiniz.  İyiliği  emreder,  kötülükten
                                                                                                          3
          Cumanız Mübarek Olsun Aziz Kardeşlerim!              alıkoyarsınız ve siz Allah’a iman edersiniz.”
          Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz, şöyle              Aziz Müminler!
     buyuruyor:  “Doğrusu  sizin  ümmetiniz  yani  İslam             Bu âyet-i kerime bizlere göstermektedir ki; İslam
     ümmeti bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim.         ümmetinin en büyük gayesi, yeryüzünde iyiliği egemen
                                 1
     Öyleyse bana ibadet ediniz”                               kılmak, kötülüğü ortadan kaldırmaktır. Her daim ahlak,
          Okuduğum  hadis-i  şerifte  ise  Peygamberimiz       adalet, fazilet ve iyiliğin yanında yer almaktır. Her türlü
     (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Müminlerin birbirlerine olan    kötülüğün, şerrin ve batılın karşısında durmaktır. Nerede
     bağlılığı,  birbirine  kenetlenerek  inşa  edilmiş  bir   bir zulüm, bir haksızlık, bir adaletsizlik varsa ona engel
                               2
     binanın tuğlaları gibidir.”                               olmak  için  gayret  göstermektir.  Zira  bu  güzellikler,
          Kardeşlerim!                                         Rabbimizin  övgüyle  söz  ettiği  en  hayırlı  ümmetin
          Sahabeden  birkaç  kişi,  Mescid-i  Nebevi’de  kendi   vasıflarıdır.
     aralarında  sohbet  ediyorlardı.  O  esnada  sahabeden
     Selman,  mescide  girdi.  Bunun  üzerine  sohbet  etmekte        Aziz Kardeşlerim!
     olanlardan birisi yanındakilere sırayla  “aileniz, soyunuz       Tevhide  karşı  en  büyük  günah,  en  büyük  zulüm
     sopunuz  nedir?”  diye  sordu.  Sohbet  halkasında        şirktir.  Allah’a  ortak  koşmaktır.  Tevhidi  bozmaktır.
     bulunanlardan  her  biri  kendi  ailesini,  soyunu  sopunu   Allah’ın  vahdaniyetini  ikrardan,  O’na  imandan  yüz
     överek zikretmeye başladı.  Nihayet bu şahıs, Selman’a    çevirmektir.
     dönerek  “Senin soyun sopun, sülalen nedir ey Selman?”          Vahdete  karşı  en  büyük  günah  ise  tefrikadır.
     dedi.  Aslında  bu  soruyla  onu  zor  durumda  bırakmayı   Ümmeti bölmektir. Ümmeti parçalamaktır. Bozgunculuk
     arzuluyordu.  Zira  onun  Selman’la  arasında  şahsi  bir   yapmaktır.  Ümmetin  arasına  fitne,  fesat  ve  nifak
     problemi vardı. Herkes Selman’ın ne diyeceğini merakla    sokmaktır.  Asabiyet,  kin,  öfke,  nefret,  gibi  cahiliye
     beklerken şu ibretlik sözler döküldü dilinden:            kalıntılarıyla kardeşleri birbirine düşürmeye çalışmaktır.

            َ  َ  س   ل َم    َنا َ ا َ ب َ ن َ َ  لا       َل َ م  َ سَا َ  نأ Ben İslam oğlu Selman’ım.   Kardeşlerim!

                                                                     Bugün müminler topluluğu olarak ümmet bilincini
                         ً ّ  فَ َ ه َ د
            َ حَّ مَ د  َ َ  ب َ م  َ  ّ للا  َ  ناَ  ي  َ  َلا َ ض  َ نَ  ت  َ  ك  Ben dalaletteydim, Allah   yeniden  inşa  etmeye  ihtiyacımız  var.  Bugün  İslam
                                                               coğrafyasında  barış  ve  esenliği,  şefkat  ve  merhameti,
     beni Muhammed Aleyhisselam ile  hidayete erdirdi.         hak  ve  hakikati  yeniden  egemen  kılmaya  ihtiyacımız
            َ حَّ مَ د  َ َ  ب َ م  َ  َ  فَ  غأ َ ن َ  نا َ  ي َ َ  ّ للا  َ  ف َ ق َ ًري ا    َ نَ  ت  َ  ك Ben fakirdim, Allah beni   var.  Unutmayalım  ki,  örnek  ümmet  olabilmenin  yolu
                                                               gönülleri  bir,  gayeleri  bir,  samimiyet  ve  sadakatle
     Muhammed Mustafa’yla zenginleştirdi.                      bezenmiş kardeşler olmaktan geçer.

             َ ح َّ م َ د َ  َ َ  ب َ م  َ  فَا َ  ا َ ع َ  ت َ ق َ ن َ  ي َ َ  ّ للا     َ  ك َ ن َ  ت َ َ م َ م َ ل َ ًكو   Ben köleydim, Allah beni
                                                                     Aziz Kardeşlerim!
     Muhammed Mustafa’yla özgürleştirdi.”                            Hutbemizi   şu   duayla    bitirmek   istiyorum:
          Bu konuşmaları duyan Hazreti Ömer topluluğun         Allah’ım!       Bozgunculuktan,        düşmanlıktan,
     yanına  gelerek,  “Benim  kim  olduğumu,  benim  de       münafıklıktan,  ihanetten  ve  kötü  ahlaktan  sana
                                                                         4
     soyumu sopumu öğrenmek ister misiniz?” diye sordu.        sığınırız.  Bizleri bu kötülüklerden muhafaza eyle!
     Ve sonra dedi ki: “ َ  سَ  لَم  َ نا َ َ با َ ن َ َ  لا    َ ل َ م  َ سَو َ خأ  َ  سَ  لَم  َ م َ  ر َ ا َ ب َ ن َ َ  لا  َ عَا  َ َ  نأ  Ben   Ümmeti  Muhammed’i  yeniden  ve  ebediyen  aziz
                                                               bir ümmet eyle Allah’ım!
     de  İslam  oğlu  Ömer’im,  İslam  oğlu  Selman’ın
     kardeşiyim.”                                              1  Enbiyâ, 21/92.
                                                               2  Buhari, Salat, 88; Müslim, Birr ve Sıla, 65.
          Kardeşlerim!                                         3 4  Âl-i İmran, 3/110.
          Din-i Mübin-i İslam, iki büyük temel üzerine inşa      Ebû Dâvûd, Vitr, 32.
     edilmiştir: Birisi tevhit, diğeri vahdettir.                             Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
   1   2   3   4   5   6   7