Page 7 - hutbeler
P. 7

İLİ        : GENEL                                         Kardeşlerim!
         TARİH : 27.01.2017                                         Kur’an-ı Kerim’de bir de namaz kıldığı halde tenkit
                                                               edilenler  vardır.  Onlar,     نُُ۫ؤآَ َّرُي  ْمُه  َّني ۪ ذلَا   نوُهاَس  ْم ِ هِت َّ لََص  ْنَّع  ْمُه  َّني ۪ ذلَا
                                                                                     َّ
                                                                                                                 َّ
                                                                                              َّ   َّ
                                                               yani namazlarında gevşeklik gösterenlerdir. Namazlarının,
                                                               kendilerini   kötülükten   alıkoymadığı   kimselerdir.
                                                               Namazlarını   şuurla,   samimiyetle   kılmayanlardır.
                                                               Namazlarına riya ve gösteriş karıştıranlardır.
                                                                َّني ۪ ع ِ شاَّخلا  ىلَّع  لِّا  ٌةَّري۪بَّكل  اَّهَّ  نِاَّو  Yani  huşu  içerisinde  kılmadıkları
                                                                    ْ
                                                                               َّ
                                                                       َّ
                                                                          َّ

                                                               için  namazın  kendilerine  zor  geldiği  kişilerdir.  Namazın
                                                               bir  külfet  değil,  bir  nimet  olduğu  bilincinden  yoksun
                                                               olanlardır.

                                                                    Kardeşlerim!
                     NAMAZI ZAYİ ETMEK                              Yüce Kitabımız, namazın güzelliklerinden kendisini
            Cumanız Mübarek Olsun Aziz Kardeşlerim!            yoksun  bırakanları  haber  verirken  münafıklar  ve
            Yüce Rabbimiz, Meryem Suresi’nde Hz. İdris, Nûh,
                                                                                                  ٰ
                                                                                                     َّ
       İbrahim, İsmail, İshak, Yakup, Musa, Harun,  Zekeriyya,   inkarcılardan söz  etmektedir.  Onlar,   ىلَص  لَّّو  َّق د َّ   َص  َّ لََّف  Yani


       Yahya ve İsa Peygamberlerin tevhid mücadelesini bir bir   namazdan  yüz  çevirenlerdir.   ىلاَسُك  اوُماَّق  ِةول َّ   صلا  ىلِا  اوُماَّق  اَّذِاَّو
                                                                                                             َٓ
                                                                                                          َّ
                                                                                            ٰ
                                                                                                     ٰ
       zikreder.  Ardından  bu  peygamberlerden  sonra  gelen
       topluluğun,  içine  düştüğü  kötülüğü  hutbemin  başında   namaz kılmakta tembellik edenlerdir. Hatta onlar, namazı
       okuduğum  âyet-i  kerimede  şöyle  haber  verir:  “O    istismar etmekten çekinmeyenlerdir.
       peygamberlerden  sonra  bir  nesil  geldi.  Ve  onlar,     اًبعلَّو   ِ  اًوُزُه  اَّهوذَّخَّ  تا  ِةول َّ   صلا  ىلِا  ْمُتْيَّداَّن  اَّذِاَّو  Yani  namaza  davet
                                                                               ٰ
                                                                                    َّ
                                                                         ُ
                                                                 َّ
       namazı  kaybettiler.  Namazı  zayi  ettiler  ve  kötü
       arzularına  uydular. Heva  ve  heveslerine tabi  oldular.   edildiklerinde  onunla  alay edenlerdir.  Dinin sembollerini
       Onlar  bu  tutumlarından  ötürü  elim  bir  azaba       hafife alanlardır.
                          1
       çarptırılacaklardır.”                                        Kardeşlerim!
            Aziz Müminler!                                          Biz namazı muhafaza ettiğimiz sürece namaz da bizi
            Bu âyete göre bir müminin yeryüzündeki en büyük    muhafaza  eder.  Biz  namazı  koruduğumuz  sürece  namaz
       kayıplarından  biri  namazı  kaybetmektir;  namazı  zayi   da  bizi  korur.  Namaz,  bizlerden  asla  cömertliğini
       etmektir.  Zira  namaz,  Rabbimize  teslimiyet  ve      esirgemez.  Yeter  ki  bizler  kendimizi  namazdan
       kulluğumuzun en özel ve en güzel tezahürlerinden biridir.   esirgemeyelim.  Namaz,  bizleri  yüceltmekten  asla  geri
       Namaz,  huzura  varmaktır.  Huzura  durmaktır.  Huzuru   durmaz.  Yeter  ki  bizler  namazımızı  samimiyetimizle
       bulmaktır.  Mümin  için  özlemle  beklenen  bir  vuslattır   yüceltelim.  Namaz  bizlerden  asla  uzaklaşmaz,  bizleri
       namaz.  Günde  beş  defa  Rabbimizle  buluşmaktır.  Bu   Rabbimize yakınlıktan mahrum bırakmaz. Yeter ki bizler
       buluşmanın başlangıcında Allah’ın büyüklüğünün tasdiki   namazdan uzak durmayalım. Bütün bunlara rağmen bugün
       olan  “Allahu  Ekber”  ifadesi,  yani  iftitah  tekbiri  vardır.   bizler, hayatın akışına kendimizi öylesine kaptırıyoruz ki;
       Ellerin kulak hizasına götürülmesi, Allah’ın rızasına mâni   namazlarımızı  ya  vaktinde  eda  edemiyoruz  ya  da  terk
       olan,  dünyaya  ait  ne  varsa  arkaya  atıldığının  ifadesidir.   ediyoruz.  Oysa  Peygamberimiz  (s.a.s),  namazın  en
       Kıyam,  sadece  Allah’a  yönelişin  ve  istikamet  üzere   faziletlisinin   vaktinde   kılınan   namaz   olduğunu
       duruşun  simgesidir.  Kıraat,  kendi  âyetleriyle  Rabbimize   belirtiyordu.  Güzide  müezzinine  “Kalk  Ya  Bilal!  Bizi
                                                                                  3
       gönülden niyazımızdır. Rükû  ve secde, Allah’a kulluğun   namazla  ferahlat!”   buyurarak  hayatın  yoğunluğunu
       zirvesine çıkmaktır. Selam, hem  kendimiz hem de  omuz   namazla   hafifletiyordu.   Yorgunluğunu   namazla
       omuza,  gönül  gönüle  verdiğimiz  kardeşlerimiz  için   gideriyordu. Namazla huzur buluyordu.
       esenlik ve huzur dilemektir.                                 Kardeşlerim!
            Kıymetli Kardeşlerim!                                   Öyleyse geliniz. Hep birlikte kendimize şu soruları
            Kerim   Kitabımızda   namazın   sevdalısı   olan   soralım:  Biz  namazlarımıza,  namazlarımız  da  bize  sahip
       müminler  ne  kadar  övgüye  layık  görülmekteyse  namazı   çıkıyor   mu?   Geciktirdiğimiz,   geçiştirdiğimiz
       kaybedenler,  namazı  zayi  edenler  de  o  kadar       namazlarımızın  nedameti,  yüreğimizi  sızlatıyor  mu?
       yerilmektedir.  Namazlarının  hakkını  verip  yücelenler  ne   Namazlarımız,  bizi  Rabbimize  bağlayan  vuslat  ve
       kadar  rahmetle  müjdelenmekteyse,  kendini  bu  büyük   muhabbet  köprüsü  mü?  Niyetimiz,  bizi  Rabbimiz  ve
       nimetten  mahrum  bırakanlar  da  o  kadar  uyarılmaktadır.   insanlar  nezdinde  yücelten  ahlakımızın  vazgeçilmez  bir
       Namazlarıyla  övgü,  müjde  ve  rahmete  mazhar  olanlar,   misakı  mı?  Kötülüklere  karşı  bizleri  koruyan  bir  kalkan
        َّةول َّ   صلا  نوُمي۪ قُيَّو  ِ بْيَّغلاِب  نوُنِمْؤُي  َّني ۪ ذلَا  yani  namazın  müdavimi   mı namazlarımız?
                         َّ
                      ْ
        ٰ
                                َّ
            َّ
                                                                    Kardeşlerim!
                                     َّ
                   َّ
       müminlerdir.    نوُع   ِ شاَّخ  ْم ِ هِت َّ لََص ي۪ف  ْمُه  َّني ۪ ذلَا yani namazın ruhuna,   Yüce  Rabbimiz,  bizleri  namazlarıyla  yücelenlerden
       özüne, mesajlarına riayet edenlerdir. Namazlarını Allah’ın   eylesin. Bizleri namazlarıyla arınan, rızasına ulaşan, ebedi
       bir lütfu görenlerdir. Namazı miraç bilenlerdir. “Namaz,   nimetlerine kavuşanlardan kılsın.
       kendisini  kılmaya  devam  eden  kimse  için  kıyamet
                                                               1
                                                                Meryem 19/59.
                                                 2
       gününde nur, delil ve kurtuluş beratı olur.”  hadisinin   2  İbn Hanbel, II, 169.
       şuuruna erenlerdir.                                     3  Ebû Davud, Edeb, 78.     Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12