Page 10 - Yürüyüş Dergisi 20. Sayısı
P. 10
Biz diyoruz ki; KATLEDEN DEVLET,
KATLEDİLEN HALKTIR!
Biz diyoruz ki; devlet, halkı baskı altına alıp, sömürü çarkını sorunsuzca döndürmeye
yarar. Bunun içinde katletmek, işkence etmek, tutsak etmek, aç-sakat bırakmak, yozlaştır-
mak… her yol-yöntem kullanılır. Devlet yönetebilmek için, halkı susturabilmek için katliam
politikalarına başvurur.
Biz diyoruz ki; AKP iktidarı hiçbir muhalefete yaşam hakkı tanımayacak kadar
güçsüzdür ve karşısında duran en ufak bir halk örgütlenmesi, küçük bir muhalif ses onun
korkma nedenidir. Bu nedenle halka karşı faşist terörden, katliamdan başka politikası yok-
tur.
Biz diyoruz ki; Türkiye’de gelmiş geçmiş bütün iktidarlar halkı, direnenleri katliamlarıyla
teslim almaya çalışmıştır. Bunlar kimi zaman toplu katliamlar Dersim, Maraş, Çorum,
Gazi, 19-22 Aralık Hapishaneler Katliamı, Ankara Tren Garı gibi veya ferdi katliamlarla
sürmektedir. Tıpkı son zamanlarda Armutlu’da Yılmaz Öztürk, Dilek Doğan, Gazi’de
Oğuzhanlar, Kadıköy’de İnanç Özkeskin gibi.
Biz diyoruz ki; AKP katliamlarını, ipini tutan Amerika’dan öğrenmiştir. Katliam
yaptıktan sonra her açıklamalarında “terörist etkisiz hale getirildi… devlet otoritesi korun-
du…” açıklamalarında bulunur. Ama bu AKP’nin milyonlarca insanın katili olduğu gerçeğini
değiştirmez. Halka ‘terörist’ diyenler, kendi yasalarına dahi uymayan katil teröristlerdir.
Biz diyoruz ki; katlederek yok etme, sindirme, susturma politikasının halkın haklı
mücadelesi karşısında hükmü yoktur. ’80 darbesi döneminde katlettiniz, ’90’larda yaktınız,
asit kuyularına attınız, ‘2000’lerde gaza boğdunuz, yaktınız. Ve şimdi ise kimyasal
bombalarla yok etmeye çalışıyorsunuz. Halkın örgütlenmesini, savaşı sahiplenmesini dur-
duramıyorsunuz.
Biz diyoruz ki; halkın hafızası güçlüdür, katliamlarıyla övünen katiller geçmişte
olduğu gibi bugün ve gelecekte de halkın adaletinden kaçamayacaklardır. Katlettikleri
insanları, en üst yönetici, suikast hazırlığındaydı, terörist, diyerek kendilerini aklayamazlar.
Katiller kendilerini kimin cezalandıracağını ve kaçınılmaz sonlarını çok iyi bilir. Pervasızlıkları
ve saldırganlıkları bundandır.
Biz diyoruz ki; binlerce devrimcinin katili Mehmet Ağar, ’90’larda “benim düşündüğüm
Türkiye’yi siz hayal bile edemezsiniz” diyerek Türkiye’nin refah içerisinde olduğunu gös-
termeye çalışıyordu. Oysaki o dönemde de kayıplar ve katliamlar bir devlet politikasıydı.
Şimdi ise Soysuz Süleymanlar; “Türkiye sadece terörle mücadele değil, terörü tasfiye etme
noktasındadır.” diyor. Ve bakın neler oluyor; hapishanede Nuriye ve Semih gün gün
eriyerek taleplerinin karşılanması için direniyor, sokaklarda, meydanlarda her gün saldırı,
gözaltı, işkence sürüyor, gece yarıları evler basılıyor ve insanlar katlediliyor. Asıl kendileri
terörist olan Soysuzlara göre, kendilerinden olmayan herkes terörist!
Biz diyoruz ki; halklarımızı katleden, daha da büyük katliamlar-kıyımlar yapmak için
yasalar çıkartan AKP’den hesap soracağız! Bu devran böyle gitmez, halk adaletsiz kalmaz.
Katliamların, katledilen insanların hesabını sormak için örgütleneceğiz, zulmü parçalaya-
cağız.
10