Page 29 - Yürüyüş Dergisi 20. Sayısı
P. 29

Milyonların Faşizme

                                                   Öfkesi Var Mahallelerde

                                                       Örgütleyeceğiz!




                                                 rafından katledilmesi üzerine,  larda sadece devrimcileri değil, dev-
                                                 Armutlu Halk Cephesi’nin    rimcilik yapmayan halkı da sistem için
                                                 bu açıklaması, bir gerçeği çar-  potansiyel tehdit olarak görüp, sindir-
                                                 pıcı bir şekilde ifade etmiştir.  mek için zulmediyorlar.
                                                 Mahallelerimizde, faşist AKP  Sözde ‘uyuşturucu operasyonları’
           “İnanç Özkeskin’in katledilmesinin    iktidarından, faşist Süleyman  adı altında mahallelerde terör estiriyor,
        gerekçesi olarak ileri sürülen; ‘Süley-  Soylu gibi katillerden hesap sormak  yaptıkları şovlarla korkuyu egemen
        man Soylu’ya suikast girişimi’ iddiası  için yanıp tutuşan onbinlerce halk ço-  kılmaya çalışıyorlar.
        ise bu ülkede önüne geçilmeyecek bir  cuğu vardır.                     Polislerin, uyuşturucu bahanesiyle
        gerçeğin korkusundan başka bir şey   Süleyman Soylu’nun emriyle ma-  yaptıkları operasyonların tümü göster-
        değildir. Gerçek şudur:            hallelerimize, evlerimize giren katiller  melik, halkı aldatmaya yöneliktir. Uyuş-
           Süleyman Soylu denen aşağılık   sürüsü, açık katliamlar yapıyorlar. Dev-  turucu,  AKP’nin polislerinin deneti-
        halk düşmanını cezalandırmak için  rimcileri katlederek, hedef alarak halka  minde satılır.  AKP’nin faşist mafya
        yanıp tutuşan on binlerce halk çocuğu  gözdağı veriyorlar.           çeteleri için yapılan bir operasyon yok-
        vardır. Süleyman Soylu’yu bir kaşık  Gazi Mahallesi’nde Barış Kerem,  tur. Uyuşturucu da halka terör estirmek
        suda boğmak isteyen onbinlerce acılı  Oğuzhan Erkul  örneğinde olduğu  için devletin, kendini meşrulaştırmak
        ana vardır. Yarın güneşin doğacağı  gibi, gençlerimizi katlediyorlar. Herkes  için kullandığı bir malzemedir.
        ne kadar kesin bir gerçeklikse bu da o  emin olabilir ki, her bir katliamda ge-  Değilse, faşist devletin uyuşturu-
        derece gerçek bir durumdur. Süleyman  ride, hesap sormak için yanıp tutuşan  cuyla savaşmak, mücadele etmek için
        Soylu da Özdemir Sabancı’nın, Mehmet  onbinlerce yürek bırakıyorlar.  bir programı da politikası da yoktur.
        Topaç’ın, Nihat Erim’in kaderini pay-  Geride, acılı analar, kardeşler, ar-  Bu ihmal de değil, devletin tercihidir.   Sayı: 20
        laşacaktır.                        kadaşlar, yoldaşlar bırakıyorlar.   Tersine, uyuşturucu bağımlılarını  Yürüyüş
           Mesele bunu engellemekse, bunu    Sık sık bir bölgeye binlerce polis  tedavi ettiğimiz HFG Uyuşturucuyla  25 Haziran
        engellemek için bütün bir halkı katlet-  yığıp, araçları arıyorlar, kimlik kont-  Savaş ve Kurtuluş Merkezi’miz, faşist  2017
        meleri gerekecektir. Ve bütün bir halkı  rolleri yapıyorlar. Halkın yaşamını alt  devletin saldırdığı ilk kurumlardan ol-
        katlederek bitiremezler.”          üst ediyor, işkence yapıyor, katledi-  muştur.
           İnanç Özkeskin’in, faşist polis ta-  yorlar. Yani, mahallelerimizde, sokak-  Gülsuyu Mahallesi’nde uyuşturu-
                                                       çözüm;

               sorun;
              derneklerimizi  vuruldu. Kimi derneklerimiz oldu ki, defalarca kilit vuruldu, defalarca kilitleri kırarak
                                            Derneklerimizi sahiplenmeli,
                 çalıştırmamak
                                                  çalışır hale getirmeliyiz.
                                AKP iktidarında, hedef alınan kurumlarımızdan biri de derneklerimiz oldu.
                               Mahallelerde, derneklerimizin kapılarına, AKP’nin faşist polisleri tarafından kilit

                         açtık derneklerimizi. Derneklerimizin duvarları kırıldı, içleri harabeye çevrilerek, eşyalarımız
                               talan edilerek kullanılmaz hale getirildi. Yeniden yaparak kullanmaya başladık.
                 Neden? Çünkü, derneklerimiz üzerinden AKP faşizmi bir irade savaşı yürüttü. Mahallelerdeki örgütlenme
                             araçlarımızı, devrimci mevzilerimizi etkisizleştirmeye çalıştı. Başaramadı.
          Fakat, bu savaşı yeterince ciddi veriyor muyuz? Derneklerimize, o mahalle halkının gelmesi için gereken çalışmayı
                                                      yapıyor muyuz?
                             Bu soruya cevap verebilmek için ‘ne yapabiliriz?’ diye sormamız gerekir.
             Birincisi; halkın, derneklere gelmesini sağlamak için, halkın, faşizmin baskılarından yılmamasını sağlamak
                 için, sürekli bir kitle çalışması yapabiliriz. Sürekli halkın içinde, kendi kurumlarını sahiplenmeleri
                        gerektiğini, sahiplenmenin, bu kurumlarımıza gidip gelmek olduğunu anlatabiliriz.
                      İkincisi; bu kurumlarımızı, çalışan kurumlar haline getirmeliyiz. Faşizmin baskılarına,
                          polis terörüne boyun eğmeden, kurumlarımızda; folklorundan saz kursuna, şiir
                                 yarışmalarından tiyatrosuna, sportif faaliyetlere, çeşitli sosyal-
                                          kültürel çalışmalara kadar örgütleyebiliriz.




                                                                                                               29
                                       ASLA UZLAŞMAYACAĞIZ!
   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34