Page 151 - Bir Ölür Bin Doğarız - Kitap
P. 151
).!.+/&.*-/('
Bir Dev-Gençliydi Seher. Geliş-
meye açık ve hızla, sürekli gelişen,
kendini daha büyük görev ve sorum-
luluklara adayan bir devrimciydi.
İstanbul Fındıklı’daki Mimar
Sinan Üniversitesinde, rehberlik ve
dayanışma çalışmaları sırasında, po-
lisin dayanışma masasını kaldırması
için yaptığı baskılara boyun eğme-
miş, yaptığı çalışmanın meşruluğunu
savunarak direnmişti. Kararlıydı;
yaptığı işin meşruluğuna inanıyor, karşısındaki polisin gençliği
teslim almak isteyen faşizmin temsili olduğunu biliyordu.
“Kapat git” diyordu, “kaldır buradan masayı” diyordu faşizm…
Ya teslim olacak, tamam diyecekti; ya da faşizme karşı
mücadele eden vatansever bir Dev-Gençli olarak, geleneklerine
uygun olarak direnecekti. Direnmeyi seçti kömür gözlü Seher,
polisin baskısına karşı koydu.
18 yaşında gencecik bir kız Seher. Nefes nefese tırmanıyor
merdivenleri. Arkasında üç-dört insan avcısı, camı kırıp yangın
ziline basıyorlar. Okuldakiler yangın çıktı sanıp terk etsin
okulu, tanık kalmasın istiyorlar. Korkuyorlar Seher’den. Seher-
lerin her gün etraflarına taşıyıp büyüttükleri dayanışma, pay-
laşma ruhundan, küçük küçük emeklerle büyüyen devrim
düşünden korkuyorlar. Vahşi bir hayvanın avını kovalaması
gibi kovalıyorlar Seher’i “insan avcıları”.
Üçüncü katta yakalıyorlar onu. “İnsanlık Onuru İşkenceyi
Yenecek” diye haykırıyor Seher. Tekme tokat girişiyorlar. Gözü
morarıyor daha o anda, slogan haykıran dudaklarını patlatıp,
kanatıyorlar. 18 yaşında bir genç kız Seher, geleceğe duyduğu
inançla cesur ve kararlı. Elinde sıkı sıkı tuttuğu tanıtım karto-
nunu almaya çalışıyorlar, alamıyorlar, yırtıyorlar. Bir ucu
151