Page 9 - Yürüyüş Dergisi 45. Sayısı...
P. 9
Biz diyoruz ki; FİLİSTİN KUŞATILABİLİR,
Biz Diyoruz ki; Kudüs'e ABD-İsrail'in FİLİSTİN BOMBALANABİLİR,
yaptığı saldırı, uzlaşmacı, teslimiyetçi, işbirlikçi FİLİSTİN KATLEDİLEBİLİR,
politikaların halkların üzerine yağdırdığı zu-
lümdür. Emperyalist saldırı karşısında yapılması ANCAK FİLİSTİN BAŞEĞMEZ!
gereken halk güçlerinin birlikte mücadelesidir.
Örgütsüzlük savaşmaktan kaçmayı doğurur.
Birliktense güç doğar, birlik olunmadığında, emperyalist postallar giyilir, emperyalist postallar da Ortadoğu
topraklarına özgürlük değil bağımlılık getirir. Emperyalistler ve işbirlikçiler yenilmez değildir. Dünya halklarının
tarihi bu gerçeğin ispatıyla doludur.. Filistin halkını çaresiz ve çözümsüz kılan yanlış ideolojiler ve bu ideolojilerin
ürünü pratiklerdir. Nerede haksızlık, sömürü, zulüm ve katliam varsa orada direniş olmalıdır. Güç intifadadır.
Biz Diyoruz ki; Kudüs'ü işbirlikçi iktidarlar değil ancak devrim hedefine sıkı sıkaya bağlanmış örgütlü Filistin
halkı geri alabilir. Emperyalizmin barış-yardım-çözüm diyerek girdiği Filistin yıldan yıla toprak kaybetti, bir avuç
kaldı. Filistin halkı, dedelerinin kemiklerinin yattığı toprakları terk etmek zorunda kaldı. Kendi topraklarında kalan
Filistinliler ise ambargo ve kuşatma altındadır. Filistin polisi Hamas’lıları, FHKC’lileri tutukluyor. İsrail de Filistin
polisini tutukluyor. Mahmut Abbas Hizbullah'a İsrail'i tanımasını şart koşuyor, Trump Hamas'a Kudüs'ü İsrail'in
başkenti olarak tanımasını. Uzlaşmacılığın, icazetciliğin çıplak yüzüdür bu. Barzani'den sonra şimdi sıra Mahmut
Abbas'ta. Uzlaşmacı, teslimiyetçi emperyalizmi kadri mutlak görüp ona biat ederek emperyalizme hizmet eder. EM-
PERYALİZME HİZMET ETMEK DÜNYA HALKLARINA KARŞI OLMAK DEMEKTİR.
Biz Diyoruz ki; ABD, dünyanın ortak mücadelesi Filistin nezdinde, tüm dünya halklarına yönelik ideolojik-
psikolojik saldırıyor. Çünkü biliyor ki, Filistin halkının mücadelesinin büyümesi dünya halklarının mücadelesinin
büyümesidir. Filistinlilerin 1940’lardan bu yana yürüttüğü mücadele tüm dünya halklarının moral kaynağıdır.
Sapanlarıyla çocuk generaller, elinde silahı başında kefiyesiyle Leyla Halid’in fotoğrafı direncin sembolleridir.
Amerika demek, halklar için başlarına yağdırılan bombalar, kan ve gözyaşı, işgal ve asimilasyon, yağma ve talan,
tutsaklık ve tecavüz, işkence ve acı demektir. Biz, dünyanın her yerinde aynı dille konuşuyoruz. Filistin'de,
Kolombiya'da, Nepal'de, Türkiye'de, Kore'de, Vietnam'da. Dünyanın en geniş coğrafyasında konuşulan dil bizimki
oldukça Amerika, halkları teslim alamaz.
Biz Diyoruz ki; Amerikan emperyalizmine bağlı olan Arap işbirlikçi iktidarlar,Arap halkların özgürlüklerini,
kurtuluşunu sağlayamazlar.On yıllardır Ortadoğu’nun göbeğinde kanayan yarayı iyileştiremezler. Çünkü onlar gö-
beklerinden Amerika’ya bağlıdır.Trump'ı ya da İsrail'i kınamaları da sahtedir ki onu bile yapan neredeyse yoktur.
İşbirlikçi iktidarlar emperyalist politikaları uygular ve dünya halklarının karşısında yerlerini alırlar. Faydacılık,
çıkarcılık, emperyalizme yanaşarak üç beş kırıntı almayı düşünmek küçük hesaptır ve kurtuluşun yolu değildir.
Kurtuluş, emperyalizme karşı silahlanmak ve halkların birliğini sağlamaktır. EMPERYALİZME KARŞI SİLAH-
LANMAYANLARIN SİLAHLARI KENDİ HALKLARINA KARŞI DÖNER. Irak’ta, Libya’ da ve emperyalizmin
saldırdığı her yerde karşımıza çıkan çıplak gerçek budur. Filistin'de tek bir barış yolu vardır.O da İsrail'in Filistin
topraklarından defolup gitmesidir.
Biz Diyoruz ki; AKP'nin Kudüs için döktüğü sahte gözyaşlarıdır. AKP Filistin'in düşmanı, İsrail'in dostudur.
Çünkü AKP emperyalizme göbekten bağlıdır. AKP kendini kurtarma davası olarak sarılıyor Kudüs'e. Altı da üstü de
budur. AKP yalancı, katliamcı,elinde Ortadoğu halkının kanı olan katildir.Filistinliler de Suriyeliler de direnen tüm
dünya halkları da kazanabilir yeter ki direniş olsun. Kadını, erkeğiyle, yaşlısı genciyle birleşen bir halkın karşısında
durabilecek bir güç yoktur. Anadolu topraklarında İngiliz, Fransız, Yunan, İtalyan işgaline karşı kurtuluş kavgası
veren Türkü, Kürdü, Arabı, Çerkez’iyle halklarımız göstermiştir ki düşman ne kadar çok ne kadar güçlü olursa olsun
yenilebilir, bağımsızlık kazanılabilir.
Biz Diyoruz ki; Biz Halk Cepheliler olarak bugüne kadar Filistin davasıyla ilgili ne söylediysek,neyi
savunduysak,ne bedeller ödediysek yine savunmaya ve bedeller ödemeye hazırız.Çünkü biz bu davadan milim
sapmadan hep doğru yerde olduk.Çünkü biz öldük, öldürdük Filistin için. THKP-C’nin ilk eylemi İsrail başkonsolosu
Elrom’un cezalandırılması eylemidir. Şehidimiz Ali Saban Filistin’de savaşırken şehit düşmüştür. Bunun için dünya
halkları içinde bizim Filistin ile dayanışmamız, can bedelidir. Bu bedel ideolojiden, devrimci geleneklerden beslenir.
Ve biz bugün uzlaşmayarak, ML sandalyemizde oturmayı sürdürerek emperyalizmin politikalarını bozuyoruz. Ve
biz aynı zamanda onlar için de savaşıyoruz.Bu dünyada en çok ama en çok biz onların yanında, onlarla beraberiz.
İşte bundan dolayı, halkların kurtuluş mücadelesini zafere götürecek yol, “Zafere Kadar Devrim” veya “Kurtuluşa
Kadar Savaş” veya “Ya Özgür Vatan Ya Ölüm” sloganlarıyla söylemekle beraber bir kere daha haykırıyoruz
KAZANAN DİRENEN HALKLAR OLACAKTIR.FİLİSTİN HALKI YALNIZ DEĞİLDİR.
9