Page 83 - İslam'ın İnanç Esasları
P. 83
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ların sahip oldukları dünyevi korkular, genellikle zalim insanlardan
kaynaklanan korkulardır. Örneğin insan bir caninin kendisini öl-
dürmesinden korkar. Oysa Allah korkusu farklıdır. Allah sonsuz
şefkat, merhamet ve adalet sahibidir. Dolayısıyla Allah korkusu,
sonsuz şefkat, merhamet ve adalet sahibi olan Allah'a karşı içli bir
saygı, O'nun rızasına aykırı gelmekten çekinme ve O'na isyan edip
azabına müstahak olmaktan imtina etmektir.
Bu farkı, Allah korkusunun insanda sebep olduğu etkilerden ve
neticelerinden de anlayabiliriz. Dünyevi korkuların neticesinde, ör-
neğin hayati bir tehlikeyle karşılaşıp korkuya kapılan birisi, ilk olarak
paniğe kapılır, ne yapması gerektiğiyle ilgili doğru karar veremeyecek
duruma girer, akıl gösteremez, çözüm üretemez, ümitsizliğe kapılır
ve çaresiz duruma düşer. Oysa Allah korkusu, insanın aklını ve vic-
danını harekete geçirir. İnsan, Allah korkusu sayesinde, kötülük-
lerden ve yanlışlardan uzak durur, kendisini maddi veya manevi
olarak yaralayacak tehlikelerden kurtulur. Allah korkusu, insana
akıl ve basiret (olayların içyüzünü görme gücü) kazandırır.
Bir Kuran ayetinde, insanların Allah korkusu sayesinde akıl ve
anlayış kazandıkları şöyle bildirilmektedir:
Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu
yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi
örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl sahibidir. (Enfal Suresi,
29)
Dünyevi korkular, insana acı verir. Allah korkusu ise manen çok
büyük bir kuvvet kazandırmakla birlikte, ona büyük bir zevk verir.
İnsan, Allah korkusu sayesinde, kendisine Allah'ın sevgisini kay-
bettirecek kötülüklerden sakınmış olur. Örneğin bir ayette, "Allah,
her büyüklük taslayıp böbürleneni sevmez" (Nisa Suresi, 36) şek-
81