Page 87 - İslam'ın İnanç Esasları
P. 87
Adnan Oktar (Harun Yahya)
bırakmazsın. İnşaAllah. Aksi kalleşliktir, vefasızlıktır. Değil onu, mesela
kadıncağızı, kızcağızı makyajsız görüyor bitiyor adam için. Yani o kadar
basit. Mesela grip, nezle oluyor onun bitap, bitkin halini görüyor o da bi-
tiyor, yetiyor. Mesela doğum yapıyor, doğum onu çökertiyor, değişiyor
doğumdan dolayı. Doğumdan sonra boşanmalar çok fazladır dikkat
ederseniz. Yetiyor tabi, mesela bakın boşanmalara dikkat edin hep
doğum sonrasıdır veya kaza sonrası. Mesela yüzüne birşey oluyor. Kar-
deşim nasıl vicdan bu, insan bırakır mı? O senin parçan. Allah sana onu
emanet vermiş. Değil mi? Sonsuza kadar bırakılmaz. Zaten cennette en
güzel şekliyle senin yanına gelecek. Zaten bir insan kaç yıl güzel kalabilir,
bir kadın. Zaten yaşlanacak o. Yaşlılığın güzelliği gelecek, yani o anlamda
kadınsı vasfı gidecek, değil mi, insani güzelliği gelecek. Ve o haliyle onu
seveceksin. Aksi zulümdür. O da Allah'ın bir kulu. Yani sana 24 saat
böyle çivi gibi dümdüz nasıl dursun o çocuk. İnsan o yani. Affetmiyorlar
öyle birşeyi. İşte bu vefasızlıktır.
Allah aşkıyla seven onu her halükarda sever. Çünkü derin bir sevgidir
Allah aşkı. Yani bitmek tükenmek bilmeyen bir sevgi vardır. Her ne
olursa olsun. Mesela eli yüzü yanar daha da şefkatle seversin. Kolu
kopar daha şefkatle seversin. Dikkat edin mesela yaralanmalarda sa-
katlanmalarda falan mutlaka boşuyorlar. Bu nasıl vicdandır, insan nasıl
kıyar buna?
İşte bu ancak Allah sevgisi, Allah korkusu ve derin imanla oluşabilecek
birşeydir.
… Sadece Allah'ın tecellisi olarak aşkla severse asla da bırakmaz,
asla. Ölümüne bırakılmaz.
... Mesela insanın eşinin sakatlandığını düşünün yani kolu kopsa... İnsan
85