Page 85 - Kuran'da Münafık Karakteri
P. 85
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ADNAN OKTAR: Münafığı iyi kavramayanlar şaşırıyorlar. Mesela
münafığın suratsızlığına şaşırıyorlar. Pis konuşmasına şaşırıyorlar, çir-
kefliğine şaşırıyorlar, saldırganlığına şaşırıyorlar. Hem Müslüman görü-
nüp hem de çaktırmadan Müslümanları vurmasına şaşırıyorlar. Müs-
lümanlara bir iyilik geldiğinde mesela seviniyor, Müslümanlara bir zor-
luk geldiğinde ızdırap duyuyor gibi yapıyor. Ama bir iyilik geldiğinde
aslında acı çekiyor. Acısını gizler, sevincini de gizler münafık, kendince.
Mesela bir kötülük dokundu değil mi Müslümana, bir zorluk dokundu
mesela, ağlayabilir. Ama sahte olduğunu anlarsın konuşmasından, Yani
o ferasetle, basiretle anlaşılır.
Münafık çok şeytanidir, çok özel bir yöntem kullanır. Zekasıyla bir
şeyler yapabildiğini düşündüğü için de kendine hayrandır münafık.
Yani kendini -haşa- ilahlaştırır. Zekasının ulaşılmaz bir zeka oldu-
ğunu düşünür. Müslümandan nefret etmesinin nedeni de aklının çok
üstün olduğuna inanması zaten. Mesela “ben muhbirlik yapıyorum,
bilmiyorlar” diyor. “Casusluk yapıyorum, bilmiyorlar”, “adilik yapı-
yorum, bilmiyorlar” ve “benimle baş edemiyorlar” diyor. Baş ede-
memelerine seviniyor, halbuki Müslümanlar ona sabrediyor. Ahlak-
sızlığına sabrediyor; sabrettikçe sevap alıyorlar, makamları yükse-
liyor. O ahmağın da cehennemi genişliyor, daha da batıyor. (Adnan
Oktar, 22 Ocak 2016, A9 TV röportajından)
83