Page 254 - İslam Birliği'ne Çağrı
P. 254

Bir dönem ‹slam mahkemelerine baflvuran H›ristiyanlar›n say›-
                s›ndaki art›fl, Nasturi Patri¤i Timasavus'un H›ristiyanlar› uyaran
                bir bildirge yay›nlamas› ile neticelenmifltir.
                    Fetihlerle kazan›lan topraklarda yaflayan Kitap Ehli, esir statü-
                sünde de¤il, z›mmi statüsünde görülüyor ve böylece hukuki bir sta-
                tü kazanm›fl oluyorlard›. Z›mmilik, cizye ad› verilen belirli bir mik-
                tar vergiyi ödeyen ve Müslüman idaresini tan›yan gayrimüslimlere
                tan›nan bir statü idi. Buna ba¤l› olarak can ve mal güvenceleri sa¤-
                lan›yor, din ve vicdan hürriyetinden faydalan›yorlar, askerlikten

                muaf tutuluyorlar, aralar›ndaki anlaflmazl›klar› kendi hukuklar›na
                göre çözme hakk›n› koruyorlar ve e¤er gerekli görülürse ödedikleri
                cizye de kimi zaman iade ediliyordu. Tarihçilerin büyük k›sm›, z›m-
                milerin dönemin flartlar›na göre son derece hoflgörülü ve adil bir bi-
                çimde yönetildiklerini kabul etmektedir. Ünlü tarihçi Bernard Lewis
                bu durumu flöyle ifade eder:

                    ... Onların (zımmilerin) durumu, Batı Avrupa'da kiliseden ayrı
                    düşünenlerin durumundan çok daha üstündü. Zımmiler, dinleri-
                    nin icaplarını serbestçe yerine getirme hakkına sahiptiler. İnanç-
                    ları için asla idam veya sürgün cezasına çarptırılmıyorlardı. 35
                    Peygamber Efendimiz, "her kim z›mmiye zulmeder veya
                tafl›maktan aciz oldu¤u yükü yüklerse, o kimsenin hasm›y›m"
                diyerek z›mmilere gösterilmesi gereken tavr› müminlere tarif et-
                miflti. Bu ahlak do¤rultusunda Müslümanlar, kendi idareleri al-
                t›ndaki gayrimüslimlerin korunmas›n› önemli yükümlülüklerin-
                den biri olarak görmüfllerdir. Bizans ordusu ile yap›lan bir savafl
                s›ras›nda, ‹slam ordular›n›n gerekli korumay› kendilerine sa¤la-
                yamayacaklar› bir ortam olufltu¤unda, Müslümanlar›n ald›kla-
                r› cizyeyi halka iade etmeleri Peygamberimiz (sav)'in Müslü-
                manlara ö¤retti¤i güzel ahlak›n önemli örneklerinden biridir. 36
                Müslümanlar›n, z›mmi halka gösterdikleri flefkat ve alakan›n bir
                di¤er güzel örne¤i de, Hz. Ömer'in yafll› bir z›mmiye söyledi¤i,
                "gençli¤inde senden cizye al›p da, ihtiyarl›¤›nda seni terk etmek ol-




                                              252
   249   250   251   252   253   254   255   256   257   258   259