Page 138 - Kuran'dan Genel Bilgiler
P. 138
Bu, sana (ey Muhammed) vahyetti¤imiz gayb haberlerindendir. Yoksa
onlar, (Yusuf'un kardeflleri) o hileli-düzeni kurarlarken, yapacaklar› ifle
topluca karar verdikleri zaman sen yanlar›nda de¤ildin. (Yusuf Suresi,
102)
F‹RAVUN A‹LES‹NDEN ‹MANINI G‹ZLEYEN ADAM
Firavun ailesinden iman›n› gizlemekte olan mümin bir adam dedi ki:
"Siz, benim Rabbim Allah't›r diyen bir adam› öldürüyor musunuz? Oysa
o, size Rabbinizden apaç›k belgelerle gelmifl bulunuyor. Buna ra¤men
o e¤er bir yalanc› ise yalan› kendi aleyhinedir; ve e¤er do¤ru sözlü ise,
(o zaman da) size va'dettiklerinin bir k›sm› size isabet eder. fiüphesiz
Allah, ölçüyü tafl›ran, çok yalan söyleyen kimseyi hidayete erdirmez."
"Ey Kavmim, bugün mülk sizindir, yeryüzünde hüküm sahibi kimselersi-
niz. Fakat bize Allah'tan dayan›lmaz bir azap gelecek olursa bize kim
yard›mc› olabilecek?" Firavun dedi ki: "Ben, size yaln›zca gördü¤ümü
(kendi görüflümü) gösteriyorum ve ben sizi do¤ru yoldan da baflkas›na
yöneltmiyorum." ‹man eden (adam) dedi ki: "Ey Kavmim, ben o f›rkala-
r›n gününe benzer (bir günün felaketine u¤rars›n›z) diye korkuyorum."
"Nuh kavmi, Ad, Semud ve onlardan sonra gelenlerin durumuna benzer
(bir gün). Allah, kullar için zulüm istemez." "Ve ey kavmim, do¤rusu ben
sizin için o feryat (edece¤iniz k›yamet) gününden korkuyorum." "Arka-
n›z› dönüp kaçaca¤›n›z gün; sizi Allah'tan koruyacak yoktur. Allah, kimi
sapt›r›rsa art›k onu do¤ruya yöneltecek bulunmaz." "Andolsun, daha
önce Yusuf da size apaç›k belgeler getirmiflti. O zaman size getirdikle-
ri hakk›nda kuflkuya kap›l›p durmufltunuz. Sonunda o, vefat edince, de-
mifltiniz ki; "Allah, ondan sonra kesin olarak bir elçi göndermez." ‹flte
Allah, ölçüyü tafl›ran, flüpheci kimseyi böyle sapt›r›r." "Ki onlar, Allah'›n
ayetleri konusunda kendilerine gelmifl bir delil bulunmaks›z›n mücade-
le edip dururlar. (Bu,) Allah kat›nda da, iman edenler kat›nda da büyük
bir öfke (sebebi)dir. ‹flte Allah, her mütekebbir zorban›n kalbini böyle
mühürler." ‹man eden (adam) dedi ki: "Ey Kavmim, siz bana tabi olun,
ben sizi do¤ru yola iletip-yönelteyim." "Ey kavmim, gerçekten bu dünya
hayat›, yaln›zca bir meta (k›sa süreli bir yararlanma)d›r. fiüphesiz ahi-
ret, (as›l) karar k›l›nan yurt odur." "Kim bir kötülük ifllerse, kendi mislin-
den baflkas›yla ceza görmez; kim de -erkek olsun, difli olsun- bir mü-
min olarak salih bir amelde bulunursa, iflte onlar, içinde hesaps›z ola-
rak r›z›kland›r›lmak üzere cennete girerler." "Ey kavmim, ne oluyor ki
138