Page 44 - Pişman Olmadan Önce
P. 44
Pişman Olmadan Önce
De ki: "Dav ra nış (amel ler) ba kı mın dan en çok hüs ra na uğ ra ya -
cak olan la rı si ze ha ber ve re yim mi?" "On la rın, dün ya ha ya tın -
da ki bü tün ça ba la rı bo şa git miş ken, ken di le ri ni ger çek te gü zel
iş yap mak ta sa nı yor lar." İş te on lar, Rab le ri nin ayet le ri ni ve O'na
ka vuş ma yı in kar eden ler dir. Ar tık on la rın ya pıp-et tik le ri bo şa
çık mış tır, kı ya met gü nün de on lar için bir tar tı tut ma ya ca ğız.
(Kehf Su re si, 103-105)
Eğer insan, dünyada sergilediği hal, tavır ve ahlakıyla Allah'ın
rızasını kazanırsa, Allah onu dünyada ve ahirette koruyup gözete-
cektir. Ama dünyadayken bu fırsatı kaçırırsa, dünya hayatına hırsla
bağlanırsa, daha ölüm melekleri yanına geldiği anda artık telafi
edemeyeceği bu korkunç hatasının farkına varacak ve -Allah'ın di-
lemesi dışında- sonsuza kadar sürecek bir pişmanlık içinde yaşaya-
caktır. Allah Kuran'da, Kendi huzuruna çıktıklarında yaptıkların-
dan dolayı pişman olan insanların sözlerini şöyle bildirmektedir:
Der ki: "Keş ke ha ya tım için, (ön ce den bir şey ler) tak dim ede bil -
sey dim." (Fecr Su re si, 24)
"... Keş ke Rab bi me hiç kim se yi or tak koş ma say dım." (Kehf Su -
re si, 42)
"... Ah keş ke, el çiy le bir lik te bir yol edin miş ol say dım," (Fur kan
Su re si, 27)
Yaptıklarından dolayı pişmanlık yaşayıp, çaresizlik içerisinde bu
sözleri söylemek istemeyen her insan, hemen şimdi, dünya hırsla-
rından kendisini arındırarak Rabbimiz'e icabet etmeli ve O'nun
bizden istediği şekilde yaşamını sürdürmelidir.
42