Page 146 - Dinsizliğin Dini ile Mücadele
P. 146
144 “D‹NS‹ZL‹⁄‹N D‹N‹” ‹LE MÜCADELE
Pennsylvania: The Banner Of Truth Trust, 1988)
Nitekim bugüne kadar hiçbir yararl›, yani genetik bilgiyi ge-
lifltiren mutasyon örne¤i gözlemlenmedi. Tüm mutasyonlar›n
zararl› oldu¤u görüldü. Anlafl›ld› ki, evrim teorisinin "evrim me-
kanizmas›" olarak gösterdi¤i mutasyonlar, gerçekte canl›lar› sa-
dece tahrip eden, sakat b›rakan genetik olaylard›r. (‹nsanlarda
mutasyonun en s›k görülen etkisi de kanserdir.) Elbette tahrip
edici bir mekanizma "evrim mekanizmas›" olamaz. Do¤al selek-
siyon ise, Darwin'in de kabul etti¤i gibi, "tek bafl›na hiçbir fley
yapamaz." Bu gerçek bizlere do¤ada hiçbir "evrim mekanizma-
s›" olmad›¤›n› göstermektedir. Evrim mekanizmas› olmad›¤›na
göre de, evrim denen hayali süreç yaflanm›fl olamaz.
Fosil Kay›tlar›: Ara Formlardan Eser Yok
Evrim teorisinin iddia etti¤i senaryonun yaflanmam›fl ol-
du¤unun en aç›k göstergesi ise fosil kay›tlar›d›r.
Evrim teorisine göre bütün canl›lar birbirlerinden türe-
mifllerdir. Önceden var olan bir canl› türü, zamanla bir di¤eri-
ne dönüflmüfl ve bütün türler bu flekilde ortaya ç›km›fllard›r.
Teoriye göre bu dönüflüm yüz milyonlarca y›l süren uzun bir
zaman dilimini kapsam›fl ve kademe kademe ilerlemifltir.
Bu durumda, iddia edilen uzun dönüflüm süreci içinde sa-
y›s›z "ara türler"in oluflmufl ve yaflam›fl olmalar› gerekir.
Örne¤in geçmiflte, bal›k özelliklerini tafl›malar›na ra¤men,
bir yandan da baz› sürüngen özellikleri kazanm›fl olan yar› ba-
l›k-yar› sürüngen canl›lar yaflam›fl olmal›d›r. Ya da sürüngen
özelliklerini tafl›rken, bir yandan da baz› kufl özellikleri kazan-
m›fl sürüngen-kufllar ortaya ç›km›fl olmal›d›r. Bunlar, bir geçifl
sürecinde olduklar› için de, sakat, eksik, kusurlu canl›lar olma-
l›d›r. Evrimciler geçmiflte yaflam›fl olduklar›na inand›klar› bu te-
orik yarat›klara "ara-geçifl formu" ad›n› verirler.