Page 53 - Hz. Mehdi Hakkında Bilgiler
P. 53

Harun Yahya (Adnan Oktar)


               MEHDİ (A.S.)'IN ÖNCÜSÜ VE ONA ZEMİN HAZIRLA-
               YAN BİR HİZMETKARI OLDUĞUNU İFADE ETMİŞTİR.



                   Aziz ve gayretli âhiret kardeşim ve hizmet-i Kur'ân'da
               yoldaşım Hulûsî-i sânî ve Sabri-i evvel,
                   MâşâAllah, Yirminci Mektubun kıymetini güzel anlamışsı-
               nız ve güzel de yazmışsınız. Mektubunda ilm-i kelâm (Cenâb-ı

               Hakkın zât ve sıfatlarından, peygamberlik, âhiret ve itikada âit
               diğer meselelerden İslâmî esaslar dâiresinde bahseden ilim)
               dersini benden almak arzu etmişsiniz. Zaten o dersi alıyorsu-
               nuz. Yazdığınız umum Sözler, o nurlu ve hakikî ilm-i kelâmın

               dersleridir. İmam-ı Rabbânî gibi bazı kudsî (yüce, temiz) mu-
               hakkikler (hakîkatlara hakkıyla vâkıf olan büyük İslâm âlimle-
               ri) demişler ki: Âhirzamanda ilm-i kelâmı, yani ehl-i hak mez-
               hebi olan mesâil-i imaniye-i kelâmiyeyi (imani meseleler), biri-
               si öyle bir surette beyan edecek ki, umum ehl-i keşif (keşifçiler)    HZ MEHDİ (A.S.)'IN ÇIKIŞ ZAMANI - TÜRKÇE
               ve tarikatın fevkinde (üstünde), o nurların neşrine (yayılması-

               na) sebebiyet verecektir. Hattâ İmam-ı Rabbânî kendisini o şa-
               hıs gibi görmüştür.
                   Senin şu âciz ve fakir ve hiç ender hiç olan kardeşin, bin
               derece haddimin fevkinde (üstünde) olarak, kendimi o gele-
               cek adam olduğumu iddia edemem, hiçbir cihette liyakatim

               (layık olmak, ehliyet) yoktur. FAKAT O İLERİDE GELECEK
               ACİP (Şaşılan ve hayret uyandıran şey; benzeri görülmeyen;
               garip) ŞAHSIN BİR HİZMETKÂRI VE ONA YER HAZIR
               EDECEK BİR DÜMDÂRI (Ordunun geriden gelen emniyet
               kuvveti) VE O BÜYÜK KUMANDANIN PÎŞDÂR (öncü) BİR
               NEFERİ (askeri) OLDUĞUMU ZANNEDİYORUM. Ve onda-

               dır ki, sen de yazılan şeylerden o acip kokusunu aldın. (Barla
               Lahikası, sf. 162)





                                            51
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58